Bir durumdan başka bir duruma nasıl geçtiğimi zaten bir türlü kavrayamam. Mesela , karanlıktan sonra birdenbire nasıl aydınlık olur, albayım? Siz hiç görebildiniz mi?
Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sisli ve yapalı bir denizdi. Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanmadiktan sonra göğüsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı?
“Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna”