Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne kadar düşünüyorsam, bu hayatı sürdürmek boşuna! Ben toplumun bir mikrobu olmuşum, zarar veren bir varlık. Başkalarının sırtına yük. Bazen deliliğim başlıyor. Uzağa, çok uzağa, kendimi unutacağım bir yere gitmek, unutulmak, kaybolmak, yok olmak istiyorum. Kendimden kaçıp, çok uzaklara, mesela Sibirya'ya gitmek, ahşap evlerde, çam ağaçlarının altında, gri gök ve karın, lapa lapa yağan karın altında, gidip kendi hayatıma yeniden başlamak istiyorum. Ya da mesela Hindistan'a gitmek, parlak güneşin altında, göğe başlarını uzatmış ormanların altında, acayip insanlar arasında, kimsenin beni tanımadığı, kimsenin dilimi bilmediği, her şeyi kendimde hissedeceğim bir yere gitmek istiyorum. Ne var ki bu iş için yaratılmadığımı görüyorum. Hayır, ben tembelin biriyim. Yanlışlıkla dünyaya gelmişim. Bütün planlarıma göz yumdum. Aşktan, şevkten, her şeyden kenara çekildim. Artık ölüler sınıfından sayılıyorum..
Ne kadar düşünüyorsam, bu hayatı sürdürmek boşuna! Ben toplumun bir mikrobu olmuşum, zarar veren bir varlık. Başkaları­nın sırtına yük. Bazen deliliğim başlıyor. Uzağa, çok uzağa, kendi­mi unutacağım bir yere gitmek, unutulmak, kaybolmak, yok ol­mak istiyorum.
Reklam
Ne kadar düşünüyorsam, bu hayatı sürdürmek boşuna! Ben toplumun bir mikrobu olmuşum, zarar veren bir varlık. Başkalarının sırtına yük. Bazen deliliğim başlıyor. Uzağa, çok uzağa, kendimi unutacağım bir yere gitmek, unutulmak, kaybolmak, yok olmak istiyorum. Kendimden kaçıp, çok uzaklara, mesela Sibirya'ya gitmek, ahşap evlerde, çam ağaçlarının altında, gri gök ve karın, lapa lapa yağan karın altında, gidip kendi hayatıma yeniden başlamak istiyorum. Ya da mesela Hindistan'a gitmek, parlak güneşin altında, göğe başlarını uzatmış ormanların altında, acayip insanlar arasında, kimsenin beni tanımadığı, kimsenin dilimi bilmediği, her şeyi kendimde hissedeceğim bir yere gitmek istiyorum. Ne var ki bu iş için yaratılmadığımı görüyorum. Hayır, ben tembelin biriyim. Yanlışlıkla dünyaya gelmişim. Bütün planlarıma göz yumdum. Aşktan, şevkten, her şeyden kenara çekildim. Artık ölüler sınıfından sayılıyorum.
Sayfa 16 - YKYKitabı okudu
Aşkın doğrudan değil, imayla belli edildiği, bu imaları anlamak için gereken özgüveninin bir hayli eksik, insanların şimdikinden daha az özgür ve daha fazla utanma duygusunu taşıdığı zamanlarda.. Aralarında yeni yeni filizlenen duygularla birbirine karşı birtakım duygular besleyen kızlı erkekli bir grup, bünyesinde, baktığı fallarla gençler
Ne kadar düşünüyorsam, bu hayatı sürdürmek boşuna! Ben toplumun bir mikrobu olmuşum, zarar veren bir varlık. Başkalarının sırtına yük. Bazen deliliğim başlıyor. Uzağa, çok uzağa, kendimi unutacağım bir yere gitmek, unutulmak, kaybolmak, yok olmak istiyorum.
155 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İNSANIN ANLAM ARAYIŞI • Spoiler içerir..! Victor E. Frankl, Avusturyalı bir psikiyatr ve aynı zamanda legoterapinin kurucusudur. Nazilerin toplama kampına düşmüş aynı zamanda da psikiyatr olan yazar, incelemesini yaptığım kitabını üç bölüme ayırmıştır. Birinci bölümde ; kendisi de dahil olmak üzere kampta yaşadığı ya da şahitlik ettiği gerek
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,4bin okunma
Reklam
"Ne kadar düşünüyorsam, bu hayatı sürdürmek boşuna! Ben toplumun bir mikrobu olmuşum, zarar veren bir varlık. Başkalarının sırtına yük. Bazen deliliğim başlıyor. Uzağa, çok uzağa, kendimi unutacağım bir yere gitmek, unutulmak, kaybolmak, yok olmak istiyorum."
Sayfa 17
Ne kadar düşünüyorsam, bu hayatı sürdürmek boşuna! Ben toplumun bir mikrobu olmuşum, zarar veren bir varlık. Başkalarının sırtına yük.
Şiir Sanatı, Mutlu olma Sanatı, Komedi Sanatı
_Lord Byron_ _Ey güzel okur! Bir kez burnunu uzattığın bu sayfaların içinden bir daha çıkamayacağına ant içerim! _Tabuttaki ceset gibi yalnızdım. Yalnızdım bir bulut gibi. Yalnızlık dediğim haremindeki sultanınkidir. Mağarasındaki bir münzevinin değil. Hava saydam, gök mavi ve toprak kıvançlıyken, görünmekten hoşlanmayan, çatık kaşlı bulut gibi
Diyalektik *
_Spinoza: Anlamak, sevmenin başlangıcıdır. _Leonardo da Vinci: Anlamadığın bir şeyi, ne sever ne de nefret edersin. _Marki de Sade: İnsanın anlamadığı ve bilmediği bir şeyden hoşlanmaması kadar doğal bir şey olamaz. _Gazali: Bir şeyi sevecek ya da düşman olacaksan, onu bilmen gerekir. _Freud: Sevmek için anlamaya gerek yok çünkü insan duygusal
Reklam
Umut eden insan, eylemsizdir, boşuna hayaller kurar, rehavete kapılır, kendi elini kolunu bağlar. Oysa umutsuzluk, insanı aldatmacalardan uzak bilinçli bir yaşamın sorumluluğunu almaya, bireysel sorumluluğa götürür. Bu nedenle Camus, yaşama umutsuzluğu yoksa yaşama aşkı da yoktur, der. O halde, yapılacak tek şey vardır: Hayatı "yaşıyorken" yaşamak. Ama nasıl bir yaşam olacaktır bu? Insan niçin yaşar? Alışkanlıklarını olduğu gibi sürdürmek için mi, yoksa yaşamayı seçtiği için mi? İnsan, çekiciliği olmayan bir yaşamı kabul etmeli, hiçbir teselli ya da önceden belirlenmiş bir amaç ya da anlam olmadan yaşama evet demelidir. İşte başkaldırı budur ve bu onurlu başkaldırı hayata erçek değerini verir. İnsan bireysel özgürlüğüne ancak bu bilinçle, alışkanlıkların çemberini kırarak ulaşabilir.
84 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.