Hastalar ancak günlük yaşam içinde, yakınları arasında, davranışlarına hasta denilmeyen insanlar arasında iyi edilebilirler. Çünkü sinir hastalığı da bulaşıcı bir şey. Hem öyle mikrop almakla değil, bir insanın umutsuzluğunu derinden algılamakla bile geçebilir. O zaman gücün varsa kurtar kendini. Ne ilaç, ne şok. Hastalık ile sağlık arasındaki bağ o denli zayıf ki, bir şizofrenin otuz yıllık solgunluğunu, zayıflığını, iştahsızlığını, çürümüş dişlerini ve zamanı yitirmişliğini yakından duymak, şizofreni kokusunu koklamak bile hasta edebilir insanı.
"Dünya görmüş, ömür geçirmiş, okumuş insan başkadır."
°
Herkese selamlar kitapsever dostlarım . Bugün geçen aylarda kalemiyle tanıştığım usta bir isimle geldim. Öncelikle her ay ince kitaplarından ilerlemek istiyorum daha sonra herkes tarafından sevilen muhteşem bir seri olan "İnce Mehmed'i" okumak istiyorum .
°
Yaşar
Hastalık ve kederin başkasına sirayet etme ihtimali varken, dünya üzerinde kahkaha ve güler yüzlülük kadar karşı konulmaz derecede bulaşıcı olan bir şey bulunmayışı adil, tarafsız ve asil bir dengedir.
Dünyada hastalık ve üzüntü bulaşıcı olsa da hiçbir şeyin kahkaha ve neşe kadar çok siyaret etmemesinin oldukça adil, hakkaniyetli ve asil bir düzenleme olduğunu söyleyebilirim.
Bugünlerde insanların birbirine yardım etmesi mucize sayılıyor. Hele bizim gibi kör vatandaşlara hep mesafeli oluyorlar. Bulaşıcı bir hastalık taşımıyoruz ki! Aslında farklı olduğumuz için böyle yapıyorlar. Farklı olandan korkuyorlar, bir tehdit olarak görüyorlar... Çok eski bir hayatta kalma stratejisi. Farklı olanın grup için bir tehdit olduğu varsayımına dayalı. Aslında ilkeller için çok da garip bir düşünce değil bu. Farklı olan ya hastadır ya da mutasyona uğramıştır. Her ikisi de kabile için tehlikeli olabilir. Neyse ki modern zamanlarda yaşıyoruz, insanlar farklı olanla birlikte yaşamanın önemini biraz olsun kavradılar. Öyle varsayıyoruz. Ama durum öyle mi? Değil tabii.
Dikkat ediyorum, ihtiyar adamlarla evlenen genç kadınların kısa bir süre sonra tazeliği gidiyor. Yaşlı bir görünüşe bürünüyorlar, ihtiyarlık bulaşıcı bir hastalık sanki gençlerin gençliğini emiyorlar bitiriyorlar.