“Niye ağlıyor?” diye sordu küçük bir yeşil kertenkele, kuyruğu havada, Öğrenci’nin yanından koşarak geçerken.
“Neden sahi?” dedi bir kelebek, bir güneş ışığını kovalıyordu.
“Neden, sahi?” diye fısıldadı bir papatya komşusuna, yumuşak, alçak bir sesle.
“Kırmızı bir gül için ağlıyor,” dedi Bülbül.
“Kırmızı bir gül için mi?” diye bağırdılar; “Ne kadar da gülünç!” Her şeyle alay eden bir yaradılışa sahip olan küçük Kertenkele ise düpedüz güldü.
Ama Bülbül, Öğrenci’nin kederinin sırrına vâkıftı ve meşe ağacında hiç sesini çıkarmadan oturup Aşk denen bilinmezliği düşündü.