Yirmi yıl önce dünyayı değiştirebileceğimi zannederdim. On yıl önce dünyanın buna değmeyeceğine, çevremi ve kendimi değiştirmemin yeterli olacağına inandım. Birkaç yıl önce de iyice hedef küçültüp, sadece kendimi değiştirebilmek için harcamaya başladım bütün enerjimi. Şimdi ise çoraplarımı değiştirmeye bile üşeniyorum. ...
TURGUT UYAR’IN “BÜYÜK SAAT”İ M.NİHAT MALKOÇ Kalem erbabı, ölümü tutsak eden yiğittir. Bir şair son nefesini verince değil, aslında okunmayınca ölür. Şairi öldüren şey; nefes alsa da, almasa da her halükârda yok farz edilmektir. Türk şiirinin, duruşu sessiz olsa da, gür sesli şairlerinden biriydi Turgut Uyar… İç dünyasındaki çalkantıların dış
Reklam
Günün birinde benzeri (ya da benzemezi) bir durumda kalırsan, kuşkusuz sen de başka bir yöntem izleyeceksin sevgili okurum; Kendi yöntemini Çünkü her kişinin bir başka yolu, bir başka yöntemi olmak gerektir. Denizde de, karada da he buna inandım. Ve öyle yaşadım
Sayfa 14 - sel yayınlarıKitabı okudu
Yirmi yıl önce dünyayı değiştirebileceğimi zannederdim. On yıl önce dünyanın buna değmeyeceğine, çevremi ve kendimi değiştirmemin yeterli olacağına inandım. Birkaç yıl önce de iyice hedef küçültüp, sadece kendimi değiştirebilmek için harcamaya başladım bütün enerjimi. Şimdi ise çoraplarımı değiştirmeye bile üşeniyorum. ... Ali Lidar
Delilik Üzerine
“Ben deli değilim, benden başka herkes deli olduğu için beni deli zannediyorlar. İnsanın kendi olabileceği tek yer akıl hastanesidir sanırdım, yanılmışım. Delirmeye bile hakkınız yok burada. Tımarhane delirme hakkının kutsandığı mabed değil midir? Değilmiş! İnsan tımarhanede bile delirme hakkını elde edemiyorsa ölsün daha iyi. Ben size ve
Pokrovski'nin odası çok yoksul döşenmişti; pek düzen yoktu. Duvarlarda kitap dolu beş uzun raf vardı. Masanın ve sandalyelerin üstü kitap doluydu. Kitap ve kağıtla! Aklıma tuhaf bir fikir geldi ve o sırada içimi tatsız bir hoşnutsuzluk duygusu kapladı. Benim dostluğum, benim seven kalbim onun için önemsizmiş gibi geldi. O eğitimliydi, bense aptallıkla yanıyordum ve hiçbir şey bilmiyordum, hiçbir şey okumamıştım, bir tek kitap bile... Kitaplarla dolup taşan uzun raflara kıskançlıkla baktım. Beni bir hoşnutsuzluk, bir sıkıntı, bir çılgınlık kapladı. Onun bütün kitaplarını tek tek, olabildiğince çabuk okumayı istedim ve buna karar verdim. Bilmiyorum belki de onun bildiği her şeyi öğrenince, onun dostluğuna layık olacağıma inandım.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.