Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Göğün Altında Ölüm
Ön sözü hiçbir zaman yazılmayacak bir kitap gibi hayatım. Ölürsem adımı hiçkimse hatırlamayacak. Şairler akvaryumu camdan bir mezara gömsünler beni, gün içini çekerken derin bir ayrılıktan. Sevincim ve hüznüm öksüz, anarşist ruhum yetim kalacak ardımdan biliyorum, gece mütemadiyen intihar edecek. Öteki yalnızlığımı da alıp yanımda götüreceğim, ne bir demet çiçek, ne çelenk göndermesinler cenazeme, onların yerine sokaklarda yaşamaya mecbur bırakılan can dostlarıma mama, güvercinlerime bulgur, buğday alsınlar. Olur da bir lacivert huzmesi hüzünlü çiy taneleri çimenlerin üzerindeyken ölürsem eğer bilinsin ki son sözlerim şunlar olacaktır: "Hikayem nerede başladı bunu kimseler bilmez, buraya kadardı, burada her şey bitti, şair çıkardı ceketini üzerinden, yırtılan kağıtların hıçkırığa dönüşen acı sesi suskunluklar ardına gizlendi."
T. S. ELIOT - ÇORAK ÜLKE
T.S.Elliot için zorlanmadık tabii ki. Şimdilik Suphi Aytemur çevirsini ekledik. Daha güzel bir çeviri bulunca değiştirebiliriz ama. İyi okumalar. `nam sibyllam quidem cumis ego ipse oculis meis vidi in ampulla pendere, et cum illi pueri dicerent: sibulla ti thelis; respondebat illa: apothanein tehelo.' (1) ezra pound için il
Reklam
Nevzat Çelik
Müebbet Türküsü 1 önce kol sonra sürgü sonra anahtar açılır kapı itilirim sırtımdan ben ebedi kiracı kesilmiş hükmüm önce sürgü sonra kol sonra anahtar kapanır kapı bir ömür boyu diri diri içmek için gövdemi dolanır bacaklarıma balçık gibi ağır bir karanlık çırpınsam küçücük pencerede çifte çapraz parmaklık üstünde yüzüme örtülür
KARADENİZLİ ARKADAŞLARIMA SELAM OLSUN Lazca konuşma merakım hiç olmadı. Ana dilde lazca isteğim olmadığı gibi. Karadeniz diye adlandırılan topraklarda hep gurbeti yaşadım. Bazen inşaatçı oldum, bazen hamal. Bazen yurt dışına göç eden emekçi. Bazen milletvekili, bazen mühendis. Patika yollarla doludur yaşadığım yer. keçi yolu diye tabir
Yaman Dede
YAMAN DEDE KİMDİR? Kayseri’inin Talas ilçesinde Rum esnaflardan iplik tüccarı Yuvan Efendi ile Afurani Hanımefendinin oğlu Diyamandi 1887 yılında dünyaya gelir. Henüz on aylık iken ailesi Kastamonu’ya göç eder. İlk tahsilini Rum Ortodoks Mektebinde yapan küçük Diyamandi, 1901de Kastamonu İdadisi(lise)ne girer. Yedi yıllık idadiyi
BİR UTANÇ MASALI; FARELİ KÖYÜN KAVALCISI
Bazı masalların tuhaf bir biçimde çocukları tedirgin ettiğini görürsünüz. Grimm Kardeşler’in 1800’lü yılların başında bastırdıkları ‘Çocuk ve Yuva Masalları’ adlı kitabının içerisinde yer alan ‘Fareli Köyün Kavalcısı’ bunlardan biridir. FARELİ KÖYÜN KAVALCISI İlk bakışta, diğer öykülerden farkı yokmuş gibi görünen masalın son derece basit