Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir süredir bir grupta bulunuyordum. Takip edenler görmüştür. 1K'dan davet edildim gayet nezih okuyanların olduğu bir grup olarak söylendi ve tabi başka övgüler vs... Neyse gruba girdikten sonra yönetisinin kim olduğunu öğrenince çıkıyordum ki bir anda vazgeçtim çünkü her şehrin kendine ait grubu varmış o yüzden de denk gelme ihtimalimiz pek yoktu biraz deneyim dedim. Ama grubun içerisinde kendisini aratmayacak kişiler varmış zamanla görmüş oldum 😁 Okumadığı bölüm üzerinden kendine bir kimlik oluşturan şizofren mi dersin, kalabalık görüp reklam yapanlar mı dersin, kızlara sürekli gizliden yazanlar mı dersin(yönetici/ler yapınca sıkıntı yok ama başkaları hemen atılıyor) türlü türlü tuhaflıklar 😂 Farklı düşünen bunu tartışalım diyenler de hemen grup reisinin keyfine göre değilse direkt atılır öyle şeyler de var tabi. Ve diğer kişiler de reis ne derse harfiyen uymak zorunda 😂 Gelelim benimle ilgili olan duruma. Biri atıldıktan sonra dedikodu yapmayı sevdikleri için biri sürü laf edildiğini YİNE görünce artık sabretmek istemedim ve uyardım. Bu kadar. Evet tabi ki atıldım 🤷‍♂️😂 Yani eğer kendi fikriniz yoksa, özgüvensiz, şizofreni, kendi değerlerine göre hareket etmeyen biriyseniz tavsiye ederim kesinlikle size göre bir yer. Ama aksi birşey varsa uzak durmanızda fayda var 😁 Hem zaten "Balık baştan kokar" değil mi 😁
şu bayramdan sonra kızlı erkekli çayıra çimene uzanıp elimizde biralar ve kitaplarımızla kitap okuyalım ya. sonra okuduğumuz bazı cümleler adına tartışalım. bir kere tanımadığım bir grupla bunu yapmıştım, çok eğlenceli oluyor ya. ne dersiniz? ilgilenenler bana özelden yazabilir. lokasyon planlarım: moda ya da caddebostan/ ist (Ciddiyim, goygoy yapmıyorum)
Reklam
Körlük
İkinci defa okumamla büyülenişin arşa çıktığı o anlar… Kimileri çaresizliğin okuru nefessiz bıraktığı bir roman gibi görebilir; bense insana dair destansı ayrıntıları ağzım açık takip ettiğim bir olaylar zincirine eşlik ettim. Edebiyat dışında hiçbir sanatın, insanı insana, topluma ‘aslında ne olduğunu’ bu denli saf bir ihtişamla anlatacak gücü barındırdığını düşünmüyorum. Doktorun Karısı’nın heykelini nereye dikmemiz lazım, bunu tartışalım. Edebiyatın en ince ele alınmış beş on karakterinden biri desem yeridir. İnsanlığın en olumsuz taraflarına karşı amansız savaşlara girişen, yenilse de pes etmeyen, gücü kalmasa da ayakta kalması gerektiğini hisseden; artık toz haline gelmiş bir grubun medeniyetini ayakta tutan, derleyip toparlayan ve bunu tanımadığı insanlar ve ‘insan’ olduğu için yapan… Fedakârlık bir yıldız olsaydı eğer, ortasında kendi enerjisiyle parıl parıl parıldayan Doktorun Karısı olurdu.
Bana diyorsun ki, özleyen gelir... Yanında olmak istemediğimi düşünmen acı... Bunu bildiğini biliyorum. O yüzden bu konuyu fazla uzatmayacağım, sen ne dersen de. Ama şunu bil... Kendimi çok fazla değiştiremesem de, yaşadıklarımdan yola çıkarak en azından artık ne isteyip ne istemediğimi biliyorum. Bi köy mü olur, bi kasaba mı olur, çok güzel mi
Fok Balıklarının Yalnızlığı
Hadi herseyi bosverelim ve fok balıkları neden bu kadar yanlız bunu tartışalım.
Çok kudurdu bu İsrail artık belli oldu ki hedef net olarak gazzeyi tamamen süpürmek ve ilhak etmek... Peki gerçekten hamas için mi... Yoksa aşağıdaki harita için mi... Yani Doğu Akdeniz hidrokarbon yatakları... Açıkça bazı şeyleri tartışalım artık zira ekonomik ve askeri olarak bazı önemli veriler paylaşacağım... Öncelikle ABD/İsrail
Reklam
Bunu belirtmek bana düşmez ama;
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hüseyin Rahmi Gürpınar
romanlarında ilişkileri ele alırken ‘kadın’a sunulan ihtimanın yerlerde sürünmesi meselesi beni gerçekten rahatsız etmeye başladı.
Ben Deli miyim?
Ben Deli miyim?
ilişki bazlı anlatım yok ama Anne, cahil, dinlemez, analamaz falan, hele burada söylemeye bile gerek yok Anjel’in hem annesinin hem de kendisinin eski mesleği diye diye örnekler çoğalıyor. O dönemin koşulları diye düşünelim…öyle de olsa gene yakıştıramam çünkü
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hüseyin Rahmi Gürpınar
ilerici görüşe sahip bir yazar. Sonuçta…okumalar derinleştikçe göze çarpan ‘kadın karakterleri hoyrat kullanım’ hoş değil. Ha diyeceksin ki; güzel kardeşim https://1000kitap.com/yazar/i552de favorin. Doğru diyorsunuz orayı da ayrıca tartışalım. Çünkü orada Baba’ya karşı korumasız bırakılan Anne ile geç hesaplaşma gibi bir durum var ve özne ‘kadın’ değil ‘aşk’. O biraz
Pelin
Pelin
konusu. Böyle gereksiz bir şikayetimi de paylaşmak istedim.
MAVRA
sazdan hasır sepet yapımı zanaat mı sanat mı ? bunu tartışalım sanat sepet işleri ikilemesinin bu tartışmadan çıktığına dahil ipuçları biriktiriyorum...daha sonraki konumuz aynalı süpürge üzerine yarın ise meyveli sabunların şeklini aldığı meyvenın kokusunu yansıtmamasına dair eleştirilerimi dile getiricem
93 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.