Burkulmuş altın hali güneşin
hep alçak sesle konuşan
biri de vardı ki
kederini Soylu kılmak için
yüreğindeki kurşun yarasına
aşktandır derdi
Sayfa 106Kitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
yırtılan ipek sesiyle;
bir çocuksun sen, bedeviler gibi ezberindeki şiirlerle bulmak zorundasın çölde yitirdiğin yolu; yeryüzü şenliğinin azımsanamaz bir parçasıdır yaktığın ateş, kıvrıldığın dönemeç, açtığın şemsiye, kucakladığın yaşlı ağaç; iyi çocuksun; tuhaf çocuksun; ağzını burnunu tıkasalar gözlerinle soluk kalırsın; gözlerini bağlamaya kalksalar el ve ayak tırnaklarınla; kalsiyum ve kalker destekler seni, yer altı suları destekler seni
Sayfa 105Kitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
Evet, sevgilim... Vücutlarımızın arasında binbir titizlikle kurduğumuz berzah, coğrafya anlamından taşmakta ve mimari bir olanak hâlinde uzamakta şimdi.
Sayfa 61 - CAN YayınlarıKitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
Kederini soylu kılmak için
yüreğindeki kurşun yarasına
aşktandır derdi.
Cemal SüreyaKitabı okudu
_Sanatın yaratıcı gücü, doğadan, sanatçının eli değmeden, kendiliğinden çıkar ortaya. Her sanatçı, doğanın özünde bulunan sanat nitelikleri karşısında, Aristoteles'in deyimiyle bir "öykünücü"dür. O, ya Apollo'ca bir düş sanatçısı, ya Dionysos'ca bir coşkunluk sanatçısı ya da hem coşkunluk hem de düş sanatçısıdır.
_Apollo,
Burkulmuş altın hali güneşin
Bir çocuksun sen, bedeviler gibi ezberindeki şiirlerle bulmak zorundasın çölde yitirdiğin yolu; yeryüzü şenliğinin azımsanamaz bir parçasıdır yaktığın ateş, kıvrıldığın dönemeç, açtığın şemsiye, kucakladığın yaşlı ağaç; iyi çocuksun; tuhaf çocuksun; ağzını burnunu tıkasalar gözlerinle soluk alırsın; gözlerini bağlamaya kalksalar el ve ayak tırnaklarınla; kalsiyum ve kalker destekler seni, yeraltı suları destekler seni
Sayfa 105Kitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
" hep alçak sesle konuşan
biri de vardı ki
kederini soylu kılmak için
yüreğindeki kurşun yarasına
aşktandır derdi "
Burkulmuş altın hali güneşin
bir arkadaşın vardı ki
neşeliydi el ilanları kadar
ve gözlerinde küçük bir çayır sesi;
biri de vardı ki
on yıl kadar önce Yenikapı'dan
kesilmiş odun yığınları arasından geçerken
ne gelirse söylerdi ağzına
her şeyi öperdi;
hep alçak sesle konuşan
biri de vardı ki
kederini soylu kılmak için
yüreğindeki kurşun yarasına
aşktandır derdi
Sayfa 32 - ♡canKitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
Biri de vardı ki
Kederini soylu kılmak için
Yüreğindeki kurşun yarasına
Aşktandır derdi
Sayfa 32Kitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
"...Kederini soylu kılmak için
yüreğindeki kurşun yarasına
aşktandır derdi..."
Sayfa 41 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
Evet sevgilim, vücutlarımızın arasında binbir titizlikle kurduğumuz berzah, coğrafya anlamından taşmakta ve mimarî bir olanak halinde uzamakta şimdi
Sayfa 107Kitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
Sen bir çocuksun, annen sinirden bir de sevinçten doğurdu seni
Sayfa 105Kitabı okudu
Burkulmuş altın hali güneşin
Sen bir çocuksun, annen sinirden bir de sevinçten doğurdu seni
yırtılan ipek sesiyle;
Bir çocuksun sen, bedeviler gibi ezberindeki şiirlerle bulmak zorundasın çölde yitirdiğin yolu.