Asıl bahtiyar, bir ömür boyunca hasretini çektiği şeye kavuşan değil, ona erişeceğini anladığı anda, saadetinin en yüksek noktasında bir ‘Ah!’ diyerek düşüp ölebilendir.
Yaşarken kalbine dokunduğunuz insanlar olsun, öldüğünüzde varlığınızı en derinden hissedecek insanlar...
Hayatta her şey belirsiz, kesin olan mukadder bir şekilde kesin olan tek şey var: Ölüm.
Anlamıştı ki aşk, geniş, inkâr edilmez bir iyilik ve doğruluk kaynağı olduğu kadar, aşırılık ya da yanlış anlama halinde çirkinliklerin, sahteliklerin de kaynağıdır.
Yüzünde hiçbir zaman bir tasa, bir düşünce belirtisi görünmez; içinde bir hayat var mı, yok mu anlayamazsınız. Gözleri hiçbir şey üzerinde dikkatle durmaz, hiçbir şey onda merak uyandırmaz.
Avrupa, hayallerini gerçekleştirmek için kuran insanların ülkesidir. Orada gerçekleşemeyen hayal bir acı kaynağı, bir tragedya konusudur. Doğu'da ise hayal bir keyif, bir gerçekten kaçma vesilesidir.