Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
sevgili kitap okuyucuları ve çok sevgili profil okuyucuları: geçenlerde bir şiir paylaştım.. genelde şiir paylaşırım ve genelde bilenlerin beğenileri gelir bu şiirlere.. bir sabah siteye baktığımda, paylaşmış olduğum bir şiirin, bir gece içinde muazzam bir beğeniye maruz kaldığını gördüm.. halkımızın bir gece içinde şiire olan bakışının
Cennetin, anaların ayağı altında olduğuna inananların ülkesidir burası - En popüler küfür, analara savrulur; ama o ayrı Namus için kan dökmekten kaçınmayanlar yaşar burada, çok muhafazakâr bir toplumdur ...- Taşra kentlerinde küçücük kızlara topluca tecavüz edilir, edenler iyi halden salıverilir; ama o ayrı Başbakan gezecek diye AVM'lerde kadın iç çamaşırı satan mağazanın kepenginin kapatıldığı bir edep toprağıdır burası - Google'da en çok "porno" ve "seks" sözcüğü aranıyor; ama o ayrı Kadına değer verilir buralarda. - Her iki kadından biri dayak yer, her sene ortalama 10 bin kadın tecavüze uğrar ve Türkiye, kadın-erkek eşitliği tablosunda 136 ülke arasında 120. sırada nal toplar; ama o ayrı Yabancıları seven misafirperver insanlar yaşar burada - 5 ülkeyi otostopla geçip gelen "Barış gelini" Pippa Bacca'yı tecavüz edip öldürdüler, Amerikalı fotoğrafçı Sarai'yi önce soyup sonra başını taşla ezerek katlettiler; kim bilir kaç turisti ağaç altına çekip ırzına geçtiler; ama o ayrı Daha geçen yıl, 4 çocuk babası 50 yaşında bir inşaat işçisiBir gece yarısı kayınpederinin ördeğine tecavüz etti Ördek, ameliyatla kurtarıldıysa da sahibi tarafından "namusu bozulduğu" gerekçesiyle kesilmekten kurtulamadı Öyle namusuna düşkün insanlarız ... Can Dündar ...
Reklam
Sonradan öğrendim ki buram buram fanatizm ve maçoluk kokan reklamların altında bir kadın psikologun imzası varmış, insan hem psikolog hem kadın olunca tabii erkeklere özgü bir fanatizme çok daha elverişli simgelerle göz kırpabiliyor.
Cemal Süreya Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa. Şems-i Tebrizi Düzenim bozulur, Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
208 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
O siyah beyaz aşkların adı şimdi eski toprak...
Bolca Can Dündar belgeselleri izlemiş olmama rağmen kendisinin okuduğum ilk kitabı.Aşka Veda'da ilişkilerin dünü,bugünü ve yarını akademik olarak çok güzel bir şekilde ele alınmış ve işlenmiş.Toplumun aşk,sevda,seks,evlilik,ayrılık,aykırılık yaraları kadın ve erkek üzerinden çok güzel deşilmiş irini akıtılmış ve pansuman için yollar aranmış.Eski
Aşka Veda
Aşka VedaCan Dündar · Can Yayınları · 20121,396 okunma
Nazımın eşi Galina Grigoryevna Kolesnikova (aynı zamanda doktoru), Nazım 'ın 23 yaşındaki genç ve güzel bir kadına (Vera Tulyakova) aşık olduğunu anlar. Nasıl mı? 10 yıllık evlilik hayatında çok uzun bir süredir şiir yazmayı bırakması ve Nazım' ın birden şiirler yazmaya başlaması Galina' nın dikkatinden kaçmaz. Bir röportajında da şöyle anlatır: Şiir yazamaz olmuştu. Oyun yazıyordu, yazı yazıyordu ama benimle beraberken şiiri bırakmıştı. Bülbül şakımıyordu artık. Ama Vera' ya aşık olunca hemen şiir yazmaya başladı. Çünkü sanata güç veren şey, aşktır. Aşkın olduğu yerde şaheserler vardır. Ben bunu çok iyi anlıyordum. Onu çok sevmeme rağmen sevdiği kadınla beraber olması gerektiğini anlıyordum. Her kadın bunu yapamazdı. Öyle bir aşktı, öyle güzel yazıyordu ki, bir kez bile olsun kıskanmadım O' nu. Bülbül tekrar ötmeye başlamıştı. Önemli olan da buydu.
Reklam
Can Dündar ne güzel özetlemiş !
"Uğruna ölünen ile her gece dövülen kadın aynı kişi ise, burası Türkiye'dir".
Sayfa 171 - Anatolia Kültür Yayınları
adamın bu cevabını genişlik olarak görenlerden nefret ediyorum...
__ “Çocuklu kadına yakıştı mı?” sorusu hemen eski eşe soruldu. Bir polemik çıkar, diye umuldu. Ama Cem Özer, erkeklik raconunda dönüm noktası sayılabilecek bir yanıt verdi. Dedi ki: “Geriye çekilip baktım; ortada benimle alakalı bir şey olmadığını gördüm. Eski eşimin hayatına karışıp yargılamam nasıl mümkün olur. Bana, aldığı her kararda onu desteklemek düşer. Toza bulanırım, yine de ona toz kondurmam. Kaldı ki onu gülerken görmek hoşuma gitti. Mutluysa bana ancak halt etmek düşer.” Şu cümleleri kuramadığı için kaç erkek melankolik, alkolik, katil, mahkûm oldu kim bilir?.. Ve kaç kadın huzurundan, evladından, evinden, işinden, canından oldu. ... Cem Özer’in sözlerinde bu kuşakta kaybolmuş o eski sevda adamlarının yüce gönüllülüğü vardı. Ayrılıp dost kalabilmek zordur. Nurgül Yeşilçay, böyle bir dostu olduğu için şanslı olmalı... “Darısı ayrılanların başına!” derim. __
Sayfa 363 - epub (CAN YAYINLARI)Kitabı okudu
.... Bir kadının önünde iki seçenek vardır :ya beklentiyi ya da sevgiliyi değiştirmek... Çoğu kadın, cicege razı olmak veya adamdan caymaktansa üçüncü bir seçenekle uğraşır : adamın kişiliğini değiştirmeye çalışır. Ama ne yazık ki - üç yasindan gün almış hiçbir - erkek değişmez.
Sayfa 197 - canKitabı okudu
448 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabı, başlangıcından itibaren ele almamız gerek. Osmanlı için yazılan kitaplarda direkt olarak Padişah ve hikayelerine girişler yapılıyor ve bunu yapanların çoğunu da okurken insan ister istemez hani güzel bir başlangıç bekliyor. Bu kitap oan sahip. Güzel bir önsöz, hem Bizans, hem Osmanlı, hem Batılı hem de Günümüz tarihçileri kâle alınarak
Osmanlı Padişahları
Osmanlı PadişahlarıAhmet Seyrek · Tulpar · 201530 okunma
Reklam
Can Dündar yine üstatlığını konuşturmuş ve şöyle demiş bir makalesinde : "Evlilik, inanmadığım halde içerisinde 17 seneyi bitirdiğim bir kurum benim için.. 17 senede (abartmıyorum) 40 çift arkadaşımın son verdiği kurum ayni zamanda da... Evliliğimin bu kadar uzun sürmesinin gizi belki de kuruma inanmamaktan geçiyor. Evliliği toplumun
''Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın, Her baş ağrılı bir kadının arkasında kesinlikle bir erkek vardır...''
Sevgi nedir diye çok düşünmeye başladım son zamanlarda... Bana göre sevgi, iki cinsin zamanı bir elma gibi ısırıp bölüşmeleridir. Benim bu nitelememe göre hiçbir kadın benim sevgilim olamaz. Bunun suçu benim.
Sayfa 154 - İMGE kitabevi
Yüzyıl oldu yüzünü görmeyeli, belini sarmayalı, gözünün içinde durmayalı, aklının aydınlığına sorular sormayalı, dokunmayalı sıcaklığına karnının. Yüz yıldır bekler beni bir şehirde bir kadın. Aynı daldaydık, aynı daldaydık. Aynı daldan düşüp ayrıldık. Aramızda yüz yıllık zaman, yol yüz yıllık. Yüz yıldır alacakaranlıkta koşuyorum ardından.
Sayfa 120 - İmge Kitabevi - Nazım Hikmet, HasretKitabı okudu
265 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.