Hikaye Timuçin olarak çocukluğundan başlamış olsada sonunu ama maalesef açık bırakması, benim açımdan pek hoşnutluk bulmadı. Cengiz Han Yasaları'da aktarılmaması bence yanlış olmuş. Bilmiyorum ama sanki bu Kitabın birinci Bölümü gibiymiş gibi ve daha ikinci bölümü yazılacakmış gibi hissini verdi bana.
Ama gelelim asıl değerlendirmeye.
Yazar her zamanki gibi duygusal ve anlamlı bir calışma ortaya cıkarmış. Bir İnsanın yaşamış olduğu travma ve onu hayatı boyunca o şekilde etkisine alması ve ona göre bir İnsan nasıl Can Düşmanına karşı Zalim ve Gaddar olduğunu (Kitabın sonunda dahil) şahitlik ediyoruz. Yoldaşları onun için, gerektiği yerde kendilerine hiçe sayıp ve defalarca kanıtlaması. Ondan doğan Dostluktan birbirlerine büyüyen güvençlerini ve kardeşliklerine öğrenmiş oluyoruz. Kendisini öldürmeye calışmayı denemiş Düşmanı olsada bile. Onlara karşı büyük bir hayranlık içinde büyütmesi, onları af edip, kendi Budununa eklemesi. Kendisinin büyüklüğünü gösteriyor. Buradan daha Rahat anlıyoruz zamanında nasıl okadar Toprağı hüküm ettiğini.