Kuzey, Buse’nin yanına oturdu.
“O zaman, derse başlayalım.” dedi Şemsettin hoca.
(//-_-//)-(//-_-//)-(//-_-//)
Ders bitmişti, son derse girecektik. Ama o dersin hocası gelmemişti. O yüzden, ders boştu. Kızlarla, bahçeye indik. Bahçede, Utku’yu gördük. Utku, 1.80 boylu Ela gözlü bir çocuktu. Benimle beraber Yetimhanede büyümüş. Ama ona rağmen, çok ahlaklı bir çocuktu.
“Selam kızlar” dedi Utku.
“Selam Utku” dedi Buse, Utkudan hoşlanıyordu. Hatta Utku’nun, da ondan hoşlandığını düşünüyordu. Bencede hoşlanıyordu. Çünkü Buse’yi, o yokken hep övüyordu. Aman ben bu konulardan, hiç anlamamki banane?
Onlar, ders konuşurken ben dalmıştım. Şu Kuzey’i düşünüyorum. Nedenini bilmiyorum ama eğer yeni biri ile tanışırsam onun hakkında düşünürüm. Muzlu süt, almak için kantine gidecektim. Ayağa kalkınca gözler üzerime dikildi.
“Kantine gideceğim. Bir şey isteyen var mı?” diye sordum. Utku cebinden elli lira, çıkarıp bana verdi. Anlamayan bakışlarla baktım.
“Ne bu?”
“Bana çikolata, alman için para” dedi
“Gerek yok ben alacağım.” dedim.
“Hayır, parasını vereceğim.” diye ısrar etti.
“Ya sende sonra bana bir şey ısmarlarsın” dedim
Bu sefer kabul etti. Buse, Bisküvi istedi Derinde, süt istedi. Boğazının, acıdığını söyledi. Kantine gidip istediklerini aldım kendime de muzlu süt aldım. Muzlu süte zaafım vardı. Yanlarına gidince, tanımadığım bir çocuk vardı.
“Aha, Beril’de geldi.” dedi Derin.
“Merhaba” dedim gülümseyerek.