Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne ben ne de bir başkası yürüyebilir o yolu sizin yerinize, Kendiniz yürümek zorundasınız. Uzak değil öyle, ulaşılabilir durumda, Belki de doğduğunuzdan beri üzerindeydiniz o yolun, ama farkına varmadınız, Belki de her yerde o, suda, karada. Yüklen pılı pırtını evlat, alayım ben de benimkileri, hemen çıkalım, Harika şehirleri, özgür ulusları görelim yolumuz boyu. Yorgunsan, ver iki çıkınını da, yasla avucunu kalçama, Sırası gelince sen de aynı yardımı edersin bana, Zira başladıktan sonra durmayız bir daha.
İçimde ne olduğunu, senin içinde ne olduğunu söyleyebilirim, ama yapamam, Neyin hasretini çektiğimi, gecelerimin ve gündüzlerimin çarpıntısının ne olduğunu söyleyebilirim. Bakın, ders ya da küçük bir sadaka vermiyorum burada, Verdim mi kendimi veririm ben.
Reklam
Bütün gerçekler bekler bütün şeylerin içinde, Ne acele ederler doğmak için, ne de direnirler doğumlarına, İhtiyaçları yoktur doğum uzmanının forsepsine, Önemsiz şey büyüktür benim için herhangi bir şey kadar, (Bir dokunuştan daha az ya da daha çok ne var ki?)
Söz ikizidir görüşümün, yetersizdir kendini dizginlemede, Hep kışkırtır beni, alay ederek şöyle der; Walt, ne kadar çok şey tutuyorsun içinde, neden bırakıp rahatlamıyorsun?
Ne arıyorsun böyle düşünceli, sessiz? Neye ihtiyacın var camerado? Sevgili evlat sence aşk mı bu? Dinle sevgili evlat-dinle Amerika, kızım, oğlum, Acı verir aşırı sevmek bir erkeği ya da kadını, yine de tatmin edicidir, muhteşemdir, Ama daha muhteşem başka bir şey vardır, örtüşür bütünle, Şahanedir o, maddenin ötesindedir; sürekli eliyle önüne katıp donatır, besler herkesi.
Ölü şairler, filozoflar, rahipler, Şehitler, sanatçılar, mucitler, gelmiş geçmiş bütün hükümetler, Başka sahillerde dile şekil verenler, Bir zamanların güçlü ulusları şimdi zayıflamış, içine kapanmış ya da perişan, Devam edemem yoluma saygıyla övene dek buraya kadar taşıyıp bıraktığınız şeyi, Okudum dikkatle onu, teslim ediyorum takdire şayan olduğunu (gezinip içinde bir süre,) Hiçbir şey asla ondan daha mükemmel olamaz kanaatimce, hiçbir şey liyakate ondan daha fazla layık değil, Uzun süre dikkatle inceledikten ve bir kenara attıktan sonra onu, Duruyorum olduğum yerde, burada kendi zamanımda. İşte buraya varır kadını, erkeği, Buraya demir atar kadın erkek dünya mirasçılarının gemisi, burada alevlenir madde, Tinselliğin burada tercümesi, açık seçik, Her dalın göz kulak olan, görünen biçimlerin son hali, Tatmin edici, kaç zamandır yolu gözlenen yaklaşıyor işte, Evet, sevdiğim, ruhum geliyor.
Reklam
Dikkatle okudum eski zamanları, Oturup dizlerinin dibine çalıştım büyük ustaların, Ah mümkün olsa da şimdi gelip beni çalışsa büyük ustalar.
Zafer, birlik, inanç, kimlik, zaman, Sağlam anlaşmalar, servet, gizem, Ebedi ilerleme, kosmos, günlük haberler. Demek bu, hayat denen şey, Demek o kadar sancıdan, kıvranmadan sonra yüzeye çıkan şey bu.
Katil ya da barmen ya da yazar, ne olduğunun önemi yoklu; kaderi hepimizin ortak kaderi, onun sonu benim sonumdu; ve bu gece, pencereleri kararmış bu kentte onun ve benim gibi milyonlarca insan vardı; ölmekte olan çimen yaprakları kadar ayırt edilemez milyonlarca insan. Yaşamak yeterince zor, ölmekse büyük işti.
“Ben, otuz yedi yaşında sapasağlam, başlıyorum, Ta ölene dek durmamayı umut ederek.”
Sayfa 39 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
“Öyle nazik dolce affettuoso değilim ben, Sakallı, güneş yanığı, ensesi kırlaşmış, ürkütücü, geldim işte, Boğuşmak zorundasınız evrenin esaslı ödüllerini almak için yürürken ben, Yanındayım onları kazanmak için sebat göstereceklerin.”
Sayfa 35 - İş Bankası Kültür Yayınları - Dolce affettuoso : Tatlı, sevecenKitabı okuyor
Walt Whitman, Çimen Yaprakları adlı eserinde, hayvanlara hayran olduğunu belirtir, sebebini de “Karanlıkta sabaha kadar oturup günahları için ağlamazlar.” diye açıklar. Hayvanlar bizden çok daha gerçekçidir ve bu anlaşılmaz suçluluk duygusu öğretilene kadar çocuklar da öyle.
“Hâlâ doğuya geri dönüyorum, hâlâ Seaside State’deyim* ya da Maryland’de,”
Sayfa 34 - İş Bankası Kültür Yayınları - * New Jersey<3Kitabı okuyor
Sana yeminle söyleyeyim, sözcüklerin anlatamayacağı kadar güzel, tanrısal şeyler vardır.
Sayfa 66
Ey ölüm! Ah her şeye rağmen yine de seninim, şu göze görünmeyen anda zapt olunmayan sevgimle,
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.