Burukluk enginine düşsek kalfadır aradığımız Yücelik katlarına çıksak gözleri yakan yazıt Kıt Vurulduğunu bilmesek Daha da kıt kalırdı hakkında malumatımız Oydu dalgınlık arastamızdan belli belirsiz Belli belirsiz belki utangaç geçiveren karaltı Göz göze geldiğimizde bize düşen yutkunuş Paydoslar çalkantısından yara almamış çehre Türkçe konuşmasıyla hayranlık uyandıran Duruşu çocuklara örnek olur diye korktuğumuz Kanamayı durdurmak için gerek duyduklarımızın ilki Neye acıktığımızı tek fark eden oydu Kaçmak isterken vuruldu.
Semûd
Şahmerdanlar gömmektedir şimdi aşkımızın göğsüne yadırgı hüzünleri kaypak bir çamur olan mayamız kinle bereketlenmektedir. Uyuyan bebekleriyle üşüyen köpeklerini bir yana bırakıp
Sayfa 104 - Beyan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Bu vatan erkeklerin değil ki efendim. Mutlaka benim de payıma düşen bir görev vardır. Kağnı süremem ama hastabakıcılık yapabilirim, asker için dikiş dikebilirim, kimsesiz çocuklara bakabilirim…” Y. Kadri heyecanlandı. Bu yepyeni bir sesti. Sessizce kapnıları yeden kavruk köylülere, konuşa konuşa yürüyen doktorlara, eczacılara, subaylara, kocalarını yalnız bırakmamak için göç yoluna düşmüş şehirli kadınlara baktı, deniz okulu öğrencilerini, İneboluluları düşündü, içi dolup taştı:: “Bir romanda yaşadığımı düşünüyordum. Yanılmışım. Böyle roman olur mu? Bağımsızlığı ve özgürlüğü için mücadele eden bir halkın destanı bu.”
Bizim insanımız ayrıma ve bölücülüğe ne kadar yatkın ve bu virüsü bitiremediğimizi hayatımdaki gördüğüm yorumlar karşısında ifade etmek istiyorum. Birileri diyor ki gazzedeki insanları görüyorsunuz kendi komşunuza ekmek vermiyorsunuz, biri diyor ona buna yardım ediyorsunuz şehitlerimize gelince susuyorsunuz. İslamın şuurunu korumak için yollara düşen insanları bosverin hadi hiç bir amacımız olmasa bile onca ölen çocuklara ve insanlara susmak vicdanların karakterine sığabilecek bir tutum değil. İnsan olmak doğuştan ama insan yaşayabilmek koştuğun davadan, yaptığın iyiliklerden ve Allah'a yaraşır olmaktan gelir. Diğer bir ifadeye değinirsem emin olun ki gazzedeki ve Türkistandaki mazlumlara kadar düşünen bir insan yanındaki komşusuna da arkasını dönmez, bu vatanın ekmeğini yediği, bizler için gözlerini yummayan askerlerine de sırtını dönmez. Ama tek taraflı bölücülük yaparak yok öyle yok böyle diyorsa o insana çok da insanlık namına hakikat anlatmaya değmez. Bu güzel yoruma karşılık bu şekilde devam ettiriyorum
ubeydullah

ubeydullah

@huzunluprens
·
4ay
Doğu Türkistan, Suriye, Filistin... bunları art niyetli olanlar karşılaştırıyor; niyetleri belli de Müslümanların bu hataya düşmesi üzücü gerçekten.. Bunların birbirinden farkı yok bizim için; bu konudaki hassasiyeti hangisine kaç paylaşım yaptığımız belirlememeli.. Zulüm altındaki her coğrafya kalbimizde hüzün sebebi olmalı, dualarımıza katılmalı, elimizden gelen, gücümüzün yettiği ne varsa ortaya konulmalı.. Allah, hak batıl ayrımı yapmamızı engelleyecek her türlü tuzaktan muhafaza etsin bizleri..
Namaza alışmanın bir süreci vardır. Yedi yaşına kadar görecek ve taklit edecek, yedi yaşından sonra namaz emredilecektir. Çocuklar, namazın önemini kavrayıp düzenli kılıncaya kadar da uyarmaya devam edilecektir. Çünkü namaz kılma davranışı kazandırmak için eğitim ve süreç şarttır. Tamam demekle namaz kılma davranışı kazanılacak
413 syf.
9/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Gün Olur Asra Bedel, C.Aytmatov
Uyanan Bir Millet Zamanı Bükebilir Mi?
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra Bedel
‘de Zaman ve İrade İlişkisi Üzerine . . . Sadece tek bir gün koskoca bir asra nasıl bedel olabilir? Bir asırda 36.500 gün bulunmaktadır. Peki, 1 gün = 36.500 gün (1 asır) demek de ne oluyor? Matematik kurallarını alt üst eden böylesi bir kurguyu
Cengiz Aytmatov
Cengiz Aytmatov
yazıyorsa bu elbette mümkün. Matematik
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202138 okunma
Reklam
553 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.