Çok okuyan mı bilir, çok gezen mi bilir ikilemini, "Hem çok okuyan, hem de çok gezen" şeklinde çözdüm, epey bir zaman önce. Okumak için teoriğiyse, gezmek de pratiğiydi çünkü. Ve teori olmadan pratik, pratik olmadan da teori bir işe yaramazdı. O halde, ikisini birbirinden hiç ayırmadan, hayat boyu sürdürmek gerekirdi.
Sayfa 9Kitabı okudu
Çok okuyan mı bilir, çok gezen mi?
Hiçbir zaman ısınamadım bu yapay ikileme. Belki okumanın da içten içe bir seyahat olduğuna inandığımdan... Her kitabın bizi başka bir yolculuğa çıkardığını düşündüğümden.
... Çünkü dünyayı okumak da mümkün ; her insanı, her hayatı bir kitap belleyerek.
Sayfa 196Kitabı okudu
Çok gezen mi bilir,çok okuyan mı?
Okudum anladım,gezdim tanıdım.
Sayfa 95Kitabı okudu
BİN YILLIK TARTIŞMAYI SORAYIM : Çok gezen mi bilir, çok okuyan mı?
Okudum, anladım, gezdim, tanıdım.
Sayfa 95Kitabı okudu
Çok gezen mi daha iyi bilir, yoksa çok okuyan mı? Peki ya bir yandan okurken diğer yandan da gezme imkânı bulanlar?
Gelecekte bizi bekleyen hayata kavuşmak için önce kendi tasarladığımız hayattan kurtulmayı istemeliyiz.
Dünyanın mütevazi kişilere miras kalması gerekirdi; ama tam aksine gençlere kaldı, kendi ruhlarına bakmak yerine bilgisayar ekranlarına bakan teknoloji bağımlılarına..
...gördüğü her şeyi okuyan doyumsuz bir bibliyofil, bir kitap
