Ağrı..
sonbaharların kralı gelirmiş meğer istanbul'a
ciğerlerimin filmini çektiler
ciğerlerim artiz oldular icabında
akut alevlenmiş kronik bir sonbahar gibi bakıyordu
sigara figüran falan.
ben kırmızı bir yaprağı oynuyordum esas kız olarak
uçuşuyordum, uçuşmakmış meğer benim anlamım
ben bunu geç anladım.
senin için şiir yazacaktım istanbul
ismini ağrı
1. Kürk Mantolu Madonna - Sabahattin Ali
2. Kuyucaklı Yusuf - Sabahattin Ali
3. İçimizdeki Şeytan - Sabahattin Ali
4. Şeker Portakalı - José Mauro de Vasconcelos
5. Küçük Prens - Antoine de Saint-Exupéry
6. Simyacı - Paulo Coelho
7. Kazanan Yalnızdır - Paulo Coelho
8. Veronika Ölmek İstiyor - Paulo Coelho
9. On Bir Dakika - Paulo Coelho
10. Bir
OKUNMASI GEREKEN KİTAPLAR LİSTESİ
En sevdiğim sözlerden biriyle başladık konumuza. Bu listede olan kitapların çoğunu biliyorsunuzdur. Gerçekten bunca kitabı okumak göz korkutuyor olabilir. Ama şunu unutmayın, kitabın ilk sözünün başladığı yerde farklı bir siz başlar. Ben bu sürece kadar okuyabildiklerimi ve özellikle beğendiklerimi sıraladım ve buraya bırakıyorum. Eğer mutlaka oku
Şiirce: ..ve sonra Cumartesi günü gelir..
Alıntı: Senfoni şiiri - Turgut Uyar:
m.youtube.com/watch?v=nEltiP-...
“..Sonra Cumartesi günleri gelir
Sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum
Bir yağmur yağsa da beraber ıslansak.
Kırk kere söyledim bir daha söylerim
Savaşta ve barışta, karada ve denizde
Düşkünlükte ve esenlikte
Zamanımız apayrı bize göre
Yanyana olduk mu elele
Aç kalsak ağlamayız biliyorum...”
Turgut Uyar🗓
Bu yürek
Seni seveceğini biliyordu herhalde
Bu kafa seni kuracağını seziyordu hanidir
Bire bin veren buğday
Elmadaki mayhoşluk
Hukuki beşer
Çınçınlı hamam
Çizmedeki kedi
Ne güzel şiirsin sen
Bu yürek
Seni seveceğini biliyordu herhalde
Bu kafa seni kuracağını seziyordu hanidir
Bire bin veren buğday
Elmadaki mayhoşluk
Hukuki beşer
Çınçınlı hamam
Çizmedeki kedi
Lokman Hekimin Sev Dediği - Metin Eloğlu
Bu yürek
Seni seveceğini biliyordu herhalde
Bu kafa seni kuracağını seziyordu hanidir
Bire bin veren buğday
Elmadaki mayhoşluk
Hukuki beşer
Çınçınlı hamam
Çizmedeki kedi
Günaydın! Cumartesi şiiri:
"Sonra herkes kendi dünyasına daldı
Geçti geçmez dediğimiz zaman
Kuşları unuttuk."
İlhan Berk
Günaydın! Cumartesi şiiri:
"Bana sorarsan / -ki sormasan da olur
yüreğindedir yaşamın bütün ipuçları"
Özdemir İnce
Cumartesi Şiiri :)
"Böyle ürkek değildi bakışların
Kirpiklerin böyle ıslak…
Haydi sil gözlerini apakayım burdan gidelim…"
Dilaver Cebeci
Ils Sont Eux
Ağır ceza reisi duruşmaya girerken,
Safir bir göz yapışıyor kırmızı yakasına.
Kırmızı yakaları var yargıç cübbelerinin,
Fransız ihtilalinden kalma.
Burslu okuduğu yıllardan kalma ceza reisinin,
Garip bir tarafı var.
Kaşlarını çatınca bir çocukluk,
Lokman Hekimin Sev Dediği
Bu yürek seni seveceğini biliyordu herhalde
Bu kafa seni kuracağını seziyordu hanidir
Bire bin veren buğday
Elmadaki mayhoşluk
Hukuku beşer
Çınçınlı hamam
Çizmeli kedi
Sanki elleriyle komuşlar gibi
Barış Bıçakçı siiri
Baktım rüzgarsın sen
Baktım çamaşır ipini zorluyorsun
Hepimizin derdi güzel yaşlanmak sevgilim
Baktım bir kitabın sayfalarını çeviriyorsun
Ayağına terlik giy
Bildiğimiz şeylerin taşında yalınayak geziyorsun
Biz satranç oyuncusuyuz sevgilim
Üzerimizde kara bir leke biz satranç oyuncusuyuz
İnanıyoruz ceketlere düğmelere
İnanmıyoruz takvimleri
Bir cumartesi şiiri aradım
Seni anlatan
Beni anlayan
Kalbin tüm sevinç ve kederlerinin sesi
Bir cumartesi
Aradım seni
İlmek ilmek yazılmış şiirler arasında
Bir cumartesi
Can Yücel
Ne kadar doğrudur bilinmez ama rivayetlerin en iyisi
----------------------------------------------------------------------------------------------
72’nin Ocak ayıydı. Can Abi, koğuşunun penceresine koymak için, cezaevine sardunya çiçeği istedi. Ortanca abimle Güler Abla bir Ege çiçeği olan sardunyayı zar zor bulup cumartesi günü cezaevine teslim ettiler, pazar günü de Can Abi’ye verildi. Ertesi hafta öğrendiler ki başgardiyan Rıza, “Ya koğuşta sardunya olur mu kardeşim’ diyerek kaldırıp atmış çiçeği. Bu çok hüzün yarattı bizim evde. Ben de bu hüznü gördüm. Aradan geçti 6 ay. 6 Mayıs 1972. Bir çığlıkla uyandım sabah. Herkes ağlıyor. Çünkü Deniz Gezmiş’in asıldığını öğrenmiştik. Sonsuz bir acı…
Yıllar sonra ben üniversite 1. sınıftayım. İzmir’de bir kitapçıda Can Yücel kitabı okuyorum. İçinde ‘Sardunya’ya Ağıt’ diye bir şiir var.
Şöyle başlıyor…
‘İkindiyin saat beşte
Başgardiyan Rıza başta
Karalar bastı koğuşa
İkindiyin saat beşte…’
Ve şöyle bitiyor…
‘Canların gözü yaşta,
Aklı idamlık yoldaşta,
Yeşil ölümle dalaşta
İkindiyin saat beşte…’
Kendi evimde yaşadığım hüznün şiiri… İşte böyle bir Adana hikayesi…”