Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Kacey Dawson & Jonah Fletcher
Herkese merhaba.
"Aylarımız veya yıllarımız olmayabilir ama anlarımız var. Binlerce, hatta on binlerce."
Kacey Dawson; hayatını hep uç noktalarda yaşamış, fevri, gözü kara, genç bir kadındır. Gelecek vaat eden bir müzik grubunun baş gitaristi olarak şöhrete ve zenginliğe ulaşmasına ramak kalmıştır. Ancak gerçek bir müzisyen olma isteği ile rock yıldızı olmanın ışıltılı ama alkole boğulmuş yolunda bir çıkış aramaya çalışmaktadır.
Jonah Fletcher'ın ise vakti giderek tükenmektedir. Durumunun ümitsiz olduğunu bilen genç adam, kendini sayılı aylarını en iyi şekilde değerlendirmeye adamıştır. Planları arasında prestijli bir sanat galerisinde cam enstalasyonunu gerçekleştirmek vardır. O güne kadar bu planı sekteye uğratacak bir şeyle karşılaşacağına ihtimal vermemiştir. Ta ki koltuğunda sızıp kalan, çılgın ve ihtiraslı rock gitaristine aşık olana kadar...
Ancak ikisi de sadece birkaç saat içerisinde hissedecekleri derin bağdan ve bu bağın arkadaşlıktan daha fazlasına son süratle ilerleyeceğinden habersizdir.
Ortalama bir kitaptı. Polisiyeden çok aksiyon ve gerilim kitabıydı. Sihirbaz Jason sırf taşra hayatından kaçarak sihirbazlık yapar. Büyük şehirde öyle yada böyle geçinir. Bir gün rastlantı sonucunda Linda ile karşılaşır ve hayatı bundan sonra değişir. Aşık olur ve evlenirler sonra Linda'nın geçmişinden gelen bazı sırları olduğunu keşfeder.
Gerisini söylemeyeyim, spoiler olmasın. Akıcı bir kitaptı okurken sıkılmadım. Olayları birleştirmesini sevdim yazarın. Keyif alarak okudum. Sizlere de tavsiye ederim. :)
“Aylarımız veya yıllarımız olmayabilir ama anlarımız var. Binlerce, hatta on binlerce.”
Kacey Dawson; hayatını hep uç noktalarda yaşamış, fevri, gözü kara, genç bir kadındır. Gelecek vaat eden bir müzik grubunun baş gitaristi olarak şöhrete ve zenginliğe ulaşmasına ramak kalmıştır. Ancak gerçek bir müzisyen olma isteği ile rock yıldızı olmanın ışıltılı ama alkole boğulmuş yolunda bir çıkış aramaya çalışmaktadır.
Jonah Fletcher’ın ise vakti giderek tükenmektedir. Durumunun ümitsiz olduğunu bilen genç adam, kendini sayılı aylarını en iyi şekilde değerlendirmeye adamıştır. Planları arasında prestijli bir sanat galerisinde cam enstalasyonunu gerçekleştirmek vardır. O güne kadar bu planı sekteye uğratacak bir şeyle karşılaşacağına ihtimal vermemiştir. Ta ki koltuğunda sızıp kalan, çılgın ve ihtiraslı rock gitaristine aşık olana kadar…
Ancak ikisi de sadece birkaç saat içerisinde hissedecekleri derin bağdan ve bu bağın arkadaşlıktan daha fazlasına son süratle ilerleyeceğinden habersizdir.
Çoğu kişinin ağlayarak anlattığı kitabı sonunda okumak fırsatı bulabildim konusu ve karakteriyle beni dünyasının içine çeken bir kitap oldu zaman zaman sıkıldığım yerler olsada kitabı elimden birakamadım kitabın sonunda ise gözyaşlarımı tutamadım kacey in her şeye rağmen jonahı bırakmaması,jonah ın vedası insanı gerçekten etkiliyor ikinci kitaba başlamak için sabırsızlanıyorum.
110 syf.
·
Puan vermedi
84 yıl sonra, Rose DeWitt Bukater adlı 100 yaşındaki bir kadın, torunu Lizzy Calvert, Brock Lovett, Lewis Bodine, Bobby Buell ve Anatoly Mikailavich'e Keldysh'te 10 Nisan 1912'de bir gemide geçen yaşamının öyküsünü anlatıyor. Genç Rose, üst sınıf yolcular, annesi Ruth DeWitt Bukater ve nişanlısı Caledon Hockley ile birlikte yola çıkan gemiye bindiğinde Titanik. Bu sırada Jack Dawson adında bir serseri ve sanatçı ve en yakın arkadaşı Fabrizio De Rossi, bir oyunda gemiye üçüncü sınıf biletler kazanır. Ve Titanik'in yola çıkışından, 15 Nisan 1912'deki ilk ve son yolculuğunda sabah saat 2:20'deki ölümüne kadar olan tüm hikayeyi anlatıyor.
Ben bu kitabın ilkini 2022de okumuştum, unutuluyor detaylar
Not; VAMPİR değil Kurtadamlar
Uludağ'da başlayan Kanada'da gelişen gerçeklik ve distopiğin iç içe olduğu bu seride ilk kitap herkesi tanımakla 2.3.kitap bol olaylı 4.5.kitap ise akıl oyunları ve bol strateji ile geçmişti daha çok sevmiştim 6.kitapta ise yazar önceki tüm 5kitaptan serpiştirmiş.
İnsan olarak Aleut'a ilk geldiğinde dışlanan Ada artık büyük bir aileye sahiptir. Kurt geni taşıyan babasını bulduktan sonra kurt soyundan bir sürü akrabasi oldu. Ama yazar,@busraatoraman bu kitapta artık hayal dünyasının uçlarını yaşatıyor bize Ada'nin başına gelenlerle... En son Lanston üç Kurt ailesini birleştirme partisi düzenleyecekti. Tabi ki kurtarın olduğu parti durağan geçmeyecektir. Tüm karakterler aktif şekilde işlenmiş yazarın bu son kitapta (ki devamı gelecekmiş) biz okurlara jesti bence tüm karakterlere bol bol sahne yazması olmuş.. Çocukların büyümesi ve birkaç sayfa 18 yil sonradan bahsetmesi 7.kitabı dört gözle bekletecek.
Dawson, Mahfer, Gavin, Peratha, Creon, Debby, Felicia, Hillary, Murat, Stone, Lanston, minik kurtadamlar, arka plandaki Asena ve a Lavinia hepsi, tüm karakterler beni kendine bağladı..Kış aylarında tadı damakta kalan seri oldu hep devamı gelsin hiç sonlanmasin istediğim
seri...@busraatoraman 7.kitap için gün saymaya başladım
50 syf.
10/10 puan verdi
Titanic filminin nasıl çekildiği bütçesinin çok yüksek olduğu için olumsuz yaklaşan yapımcıları anlatıyor dergi. Herkes Titanic gibi bu film de batar diyor ama öyle olmuyor. Sonuç film 14 dalda Oscar'a aday gösterildi ve bunların 11'ni kazanarak 1950 yapımı All About Eve'in rekorunu kırdı. Elbette aldığı ödüller bununla sınırlı değildi. Titanic, dünya çapında yüze yakın ödülün sahibi oldu. Filmin yönetmenini vazgeçirmek için çok uğramışlar çünkü filmin bütçesi o zamanın enflasyonundan fazlaydı. İyi ki de vazgeçmemiş Bay Cameron bizde Titanic gibi güzel bir filmi izleme şansı bulduk.
...
Dergiyi her ay alıp okuyorum. Her ay değişik ünlülere yer veriliyor. Hiç okumadıysanız kesinlikle bir şans verin derim. Ben çok seviyorum Kafkaokur dergisini tavsiye ederim. Umarım sizde seversiniz. :)
...
-Dikkatimi dağıtıyorsun, git başımdan!
-Gidemem, artık olaya dâhil oldum, sen atlarsan bende atlarım.
...
-Nereye hanımefendi?
-Yıldızlara...
...
-Delisin sen!
-Kusura bakmayın hanımefendi ama gemiden atlamaya kalkan ben değilim.
...
Jack Dawson beni kurtardı, bir insanın kurtarılabileceği her şekilde kurtardı.
" Ben bir zindanın içindeyim . Tüm dünyayı gördüğümü sandığım küf kokulu ve karanlık bir zindan. Sen geldiğinden beri bir kapım ,pencerem ve alabildiğim nefeslerim var . Yani asıl ben teşekkür ederim var olduğun için."
***
Ada tüm sevdiklerini kaybettiği kamp gezisinden sonra teyzesinin peşinden Kanada'ya sürüklenir, Tam burada ise onlara saldıranların sıradan kurt
olmadığını Ali'yle birlikte keşfetmişti. Aleut ve Remus evleri Kanada'nın bu bölgesinde iki yana ayrılmıştı. Aleutlar kuzeye Remuslar ise güneydeydi. Bunların tam ortasından geçen patika ise sınır, daha doğrusu tarafsız bölgeydi.
Ada saldırıdan kurtulduktan sonra hafızasını kaybetmiş, fakat zamanla parça parça kazanmıştı. Hatırladığı anılardan biri de aldığı darbeden acı içinde kıvrılan Kerim'i öldürmesiydi. Ada nişanlısını, sevdiği adamı dişleriyle öldürmüştü.
Ada çareyi kendini güçlendirnmekte bulmuştu. Hem fiziksel hem de zihinsel olarak. Dawson, ona bu konuda tahmininden çok daha fazla yardımcı olmuştu.
***
Uzun zamandır okumayı planladığım bir seriydi. Kesinlikle hak ettiği değeri bulamadığını düşünüyorum. Abartılması gereken bir seri olduğunu düşünüyorum.
Bir fantastik kitap okuru olarak benden tam not aldığını söyleyebilirim.
Yazılanları birinci kişi ağzından okumayı sevdiğim için yazarın ağzından yazılmasını tek sevmedim.
Genel olarak okunabilir yalın sade bir dil kullanılmış.
İkinci kitabı okumak için sabırsızlanıyorum.
En sevdiğim yabancı dizilerden Malcolm in the Middle'dan Monk'a unutulmaz yerli dizilerimizden Bizimkiler'den Mahallenin Muhtarları'na pek çok dizinin detaylı analizine yer verilen bu nostaljik eser alanındaki büyük bir boşluğu giderirken okurlarına da nostalji dolu anlar yaşatıyor. Eserde incelenen TV dizileri şunlardır:
A
Ben ne okudum böyle?!
Kendime anlam veremiyorum, romantik benim türüm olmamasına rağmen inatla romantik kitaplar okumaya devam ediyorum.
Kacey Dawson yani ana kadın karakterimiz 17 yaşındayken babası tarafından evinden kovulmuştur. Aradan yıllar geçer ve Kacey 22 yaşına geldiğinde oldukça ünlü bir grubun baş gitaristi haline gelir. Ancak geçmişte yaşadığı şeyler onu