eğer çalışma saatlerini azaltarak toplumsal üretime yeni makine güçleri kazandırılıyorsa, işçileri, ürettikleri malları tüketmeye zorlayarak büyük bir iş ordusu kazanılmış olur. o zaman, evrensel tüketimci görevinden kurtulmuş olan
kentsoylu sınıfı, tüketmede ve savurganlıkta kendisine yardımcı olmaları amacıyla, yararlı uğraşlarından koparıp aldığı asker, yargıç, berber, pezevenk vb. güruhunu bir an önce başından atmaya çalışacaktır. İşte o zaman, iş piyasası dolup tasacak ve çalışmayı yasaklayan demir gibi sert bir yasa koymak gerekecek: tahta bitlerinden daha kalabalık, üretmeyen işçi yığınına iş bulmak olanaksızlaşacak. bunlardan sonra da anlamsız ve pahalıya mal olan gereksinim ve zevklerini karşılamakta olan kişileri düşünmek gerek. artık, sırmalar takınacak uşaklar ve generaller, dantellere boğulacak evli ve bekãr orospular, delik açan toplar, yapılacak saraylar olmayınca, o zaman, sırma, dantel, ütü ve inşaat işlerinde çalışan kadın-erkek işçileri, sağlıklarını kazandırmak ve soylarını geliştirmek için, sert yasalarla kürek sporları, dans ve bale figürleri yapmaya zorlamak gerekecek. öldüğü yerde tüketilmeyenvrupa ürünleri çöpe atılmayacağına göre, gemicilerin, küçük tekne sahiplerinin, kamyoncuların oturup derin derin düşünmeleri gerek. o zaman, çok mutlu polinezyalılar, uygarlaşmış Venüs'ün tekmelerinden ve avrupa'nın ahlak hocalarından korkmaksızın, sere serpe sevişmeye bırakabileceklerdir kendilerini.