Chambord Kontu (V. Henri) olayını hatırlıyor musunuz? Bu da bir kral, lejitimist [iktidarın meşruluğunu soya dayandıran monarşi taraftarı]... İspanya'da Don Carlos'un yaptığı gibi, o da aynı dönemde Fransa'da iktidar arayışına girmişti. Hatta birbirlerini aynı aileden, aynı kökten sayabilirler, ama ne kadar farklı! Biri inançlarına
Sayfa 296 - 297, 298, 299,300, 301,302,303Yapı Kredi Yayınları
Işte uykusuz geçen bir gece daha
Ekliyorum hayat sayfama
Yıldızlar seni çizmiş semaya
Izle izle doyamıyorum, uyuyamıyorum
Sessiz biten bir gecenin sonunda
Işte uykusuz bir ben daha
Bir garip aşktı bizimkisi
Boynu bükük
Konuşmadan yaşanılan
Ayaklar altında ezilen
Ne sen ne de ben
Sahip cikabildik ona
Bıraktık uzaklarda
Kim bilir kaç aşk daha yaşanmıştır oralarda
Nefes alıp veriyor olmam
Hayatta olduğumun tek belirtisi
Ölü bedenimde
Umutlar ve hayaller
Her yeni bir günde yarınlara ertelendiler
Boynu bükük ve çaresiz
Hep o yarınlari beklediler.
Badem gözlü çocuk
Bakmasın gözlerin aşka böyle kırgın
Kanatları kırılır yoksa denize uçan martıların
Solmasın yarınlara olan umutların
Aah! Ne de zordur kelimeleri giydirmesi bir bir
Sinene sarıp alınca o müptelası olduğun kokuyu
Işte o zaman yeniden esiri olursun sevmenin,sevilmenin
Bin yerinden vurulur,bin kere yeniden dogarsin.
Sahi şiir aşktan mi beslenirdi sadece? Unutulan bir şey vardır.
_Dişi kedi Saha, kedisine aşık taze damat Alain ve kediyi kıskanan yeni gelin Camille’nin hikayesi.
_Ey çirkinim, ey yağmur altında azıp koşanım, ey yoldan çıkmışım, küçük pumacığım, inci renkli iblisim, sevgili kedim, doruklar güzeli. Sen pırıl pırıl, saf bir kedi örneği değilsin. Seni ilk baştan çıkaran o kuyruksuz beyaz kediyi hatırlasana.
_İnkarcılar kızgın fırına atılmış saman gibi yanacaklar. İnananlar ise ahırdan salınmış buzağılar gibi sevinçle sıçrayacak.
_Davutoğlu Süleyman’ın özdeyişleri_
_Akılsızlarara, ahmaklıklarına uygun karşılık ver. Yoksa kendilerini bilge sanırlar.
_Akılsızlar ne zamana dek bilgiden nefret edecek?
_İyilerin peşinden gidin. Hırsızın katilin
Delikanlı da bir demet menekşe aldı. Bu bir kadın için aldığı ilk çiçekti. Çiçekleri koklarken göğsü kabardı; başka birine, bir kadına göstereceği bu incelik, kendisine gösterilmişti sanki
Yeditepe İstanbul'dan bir sahne:
"Elimde bir demet çiçekle geçtim bütün sokakları. Bir delikanlı için bu ne demektir, sen tahmin bile edemezsin."
Sayfa 49 - Profil Kitap
Delikanlı bir demet menekşe aldı. Bu bir kadın için aldığı ilk çiçekti. Çiçekleri koklarken göğsü kabardı. Bir kadına göstereceği bu incelik, kendisine gösterilmişti sanki.
ölümsüz aşk
Bir otobüs durağında karşılaşmışlardı ilk kez....
Biri tıpta okuyordu, öbürü mimarlıkta. O ilk karşılaşmadan sonra, bir kere, bir kere, bir kere daha karşılaşabilmek için, hep aynı saatte, aynı duraktan, aynı otobüse bindiler.
Gençtiler, çok genç...
Birbirileriyle konuşacak Cesareti bulmaları biraz zaman aldı ama sonunda başardılar. İkisi de her
