Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
·
Puan vermedi
Aşk... Doğru insanda olunca hayatın en güzel duygusu oluyor. Deniz ve Engin birbirini sever, aşık olur ve mutlulardır ama mutluluk gölgelenir. Çiftimiz ayrılır ve Deniz bundan fazlasıyla etkilenir, kalbi acı çeker ve çiftimiz tekrar barışır. Maalesef ne eskisi gibi olurlar ne de eskisi kadar mutlu ve yine ayrılık gözükür. Birbirini sevmesine rağmen üste ayrılıklar yaşayan çiftimiz yollarını ayırır. Deniz üzülse de güçlü bir şekilde ayağa kalkar, toplanır ama bu sefer de Engin tekrar denemek ve barışmak ister. Deniz ve Engin tekrar mutlu olacak mı? Birbirini seven ama birbirini üzmüş kişiler tekrar eskisi gibi olabilir mi? Sevgi her şeyi düzeltir mi?
Deniz Kalbim
Deniz KalbimZerrin Korkmaz · Bahçe Kitap · 202117 okunma
5000 yılında başını topraktan çıkaran bir köstebeğin gönül rahatlığıyla saptadığına göre: Ağaçlar yine ağaçtılar. Kargalar yine gak gak edip duruyordu. Ve köpekler işerken yine bir bacaklarını kaldırıyordu. Balıklar ve yıldızlar, yosun ve deniz ve sinekler: hepsi eskisi gibiydi. Ve bazen... bazen bir insana da rastlandığı oluyordu.
Sayfa 241Kitabı okudu
Reklam
NE KALDI sokağı gökyüzüyle ilişkilendiriyorum izinli askerlerin şapkalarından asker şapkalarından bir gökyüzü nasılsa her gün yaşıyor içimde acılardı yaban otlardı az az kanıyor ayrılıklardı mektuplardı az az kanıyor hazirandı o hepten kanıyor bak, bir ormanı seçiyoruz, işte yerini bulmuş ağaçlar içimizde sarnıçtan suluyoruz
TOPAL OSMAN PAŞA Tarihimizin Osmanlılar çağında Osman adını taşıyan birkaç büyük Türk vardır ki Topal Osman Paşa bunlardan birisidir. Büyük vatan çocuğu Namık Kemal'in baba tarafından atası olan Osman Paşa, hayatı ve bilhassa hayatının sonu ile Türklük için örnek kahramanlar arasında yer almak talihine erenlerdendir Adının sonuna paşalık
"....... Babam bana dağ ve denizin aynı şeyler olmadığını söyledi. Deniz herşeyi temizler.Bizi bile tepeden tırnağa temizler. İçimizi dışımızı." "Mesele şu ki, deniz artık eskisi gibi değil."
Sayfa 292Kitabı okudu
Son Sanrı
"Bir yapı çıldırabilir mi?" Bu soruyu bir saat önce sormuştum. Yaz alacakaranlığı, Büyük Alan'dan yavaş yavaş çekiliyordu; çekilirken de sütunlarda, kemerlerde oyalanan son güneş kırıntılarını siliyor, kaygan taşlarda gittikçe genişleyen kara gölgeler bırakıyordu. Alacakaranlığın, her şeyi olduğundan biraz daha değişik,
Reklam
Samimiyet
Yaşlı insanlar gibi, deniz kenarı kasabalar da birbirine benziyor. Aynı kararmış tahta çitler, birbirine yaslanmış yorgun evler, rutubet, odun ve iyot kokusu, sandallar, denize çıkan dar sokaklar, kıyı kahveleri, balık ağları, balık lokantaları, kediler, sokak köpekleri… Lodos sonrası balıkçı teknelerinden biri batmış. Deniz kül rengiydi bugün,
Bu sensizliğim mi yanlızlığım mı bilmiyorum!!!
Zaman yaşlanır, umutları eskitir,  Yine umutlanırım...  Sevdalar geçer yıkılır, yenilir,  Yine ayaklanırım...  Çığlıklara hapsettiğim şarkılarım var benim.. Sessizliğin içinde ağır aksak yürüdüğüm yollarım var. Bir yerlerde takılıp düşsem de, tekrar kalkabiliyorum ayağa.. Ama dizlerimde yaraların izleri kalıyor, silinmiyorlar.  Yarım kalmış
Muazzam
Gafur, Kadıköy-Beşiktaş vapurunda annesiyle karşılaştığında denizi izliyordu. Paslı örtüsünün dinginliğine dalıp giderken ne düşündüğü bilinmez. Neredeyse suya karışıp gidecek gibi sarkıyordu küpeşteden. Bakışlarını hiçliğin ortasında bir yere sabitlemiş, uysal akıntının üzerinde görünmez bir yazıyı okumaya çalışır gibiydi. Belki de mavi örtüyü
Geri166
1.002 öğeden 991 ile 1.002 arasındakiler gösteriliyor.