1000Kitap İstanbul 16. Buluşması Gerçekleşti
1000kitap İstanbul Okuma Grubu olarak 16. toplantımızı özel bir mekan olan Ahmet Hamdi Tanpınar Edebiyat Müze ve Kütüphanesi’nde gerçekleştirdik. “Yaşadığım Gibi” adını taşıyan hatıralarında "Hayatımın hangi devrinde edebiyatçı olmağa karar verdim? Bunu pek söyleyemeyeceğim. Günün birinde kendimi edebiyattan başka bir işe yaramaz buldum.”
Edip Cansever - Manastırlı Hilmi Bey'e Dördüncü Mektup
Yıllar geçmedi, yıllar eskidi Dokunduğum yerde kalıyorum Yaşlı bir kelebek gibi. Yeni bir renk buldum bugün, suyun akışı rengi Oyuğumdan çıktım Çıkmamı duydum Bir süre yürüdüm yürüdüm Hiç kimsenin ağzını dayayıp da Suyunu içmediği bir çeşme gibi durdum Durdum ki Önce bir elektrik mavisi çöktü içime Sanki bir suya anlatıldım da
Reklam
Yavuz Sultan Selim ve Şah İsmail Safevi
Hikayenin şu şekilde tezahür ettiği rivayet edilmektedir: (Tabi ki bu bir varyant olabilir, su götürmez bir gerçek değil.) Dokuzuncu Osmanlı hükümdarı olan Yavuz Sultan Selim, devlet-i aliyenin başına geçmeden önce , şehzadelik, yıllarında satrançla yakından ilgilenirdi. Satranca merak salan Şehzade Selim diğer alanlarda olduğu gibi satranç
Manastırlı Hilmi Bey’e Dördüncü Mektup
“ … Bitti yalnızlıklar, bir büyük yalnızlık var artık İki kaktüs gibiyiz Cemalle ben Kendi çöllerimizden koparılmış.”
Edip Cansever
Edip Cansever
“Bu benimki dördüncü.. Oysaki senden sadece bir mektup aldım. O belalı, ümitsiz, korkunç ilk mektubun. Yani 4-1 ben mağlubum...”
Ahmed Arif
Ahmed Arif
Hayatımıza Dokunmuş Öğretmenlere
Okulun ilk gününde 5.nci sınıfın önünde dururken, öğretmen çocuklara bir yalan söyledi. Çoğu öğretmen gibi, öğrencilerine baktı ve hepsini aynı derecede sevdiğini söyledi. Ancak bu imkansızdı, çünkü ön sırada oturduğu yerde bir yana kaykılmış ismi Mustafa Yılmaz olan bir erkek çocuk vardı. Bayan Mediha bir yıl önce Mustafa yı izlemişti ve diğer
Reklam
78 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.