Hazret-i Nuhعليه سلام, gemiye binmeden önce kendisine öğretilen şu dua vesilesiyle selâmet içindeydi:
قل الْحَمدُ للهِ الَّذِي نَجَّيْنَا مِنَ الْقَوْمِ الظَّالِمِينَ () وَقُلْ رَبِّ أَنْزِلْنِي مُنزلًا مُبَارَكًا وَأَنتَ غَيْرُ الْمُنزِلِينَ ()
"....Bizi zâlim milletten kurtaran Allah'a hamd olsun! Rabbim! Beni bereketli bir yere indir! Sen ağırlayıp ikram edenlerin en hayırlısısın. de!"
(el-Mü'minun, 28-29)
Rivayete göre tufan, Receb ayının birinci gününde başladı ve gemi altı ay su üstünde seyretti. Sonra Allah Teâlâ yere ve göğe emretti:
وَقِيلَ يَا أَرْضُ ابْلَعِي مَاءَكِ وَيَا سَمَاءُ أَقْلِعِي
"Ey yer, suyunu yut! Ve ey gök, (suyunu) tut!.." (Hûd, 44)
Bu emr-i ilahi üzerine sular çekildi ve gemi, 10 Muharrem Aşûra gününde Cudi Dağı'na indi.
Hz. Aişe, Peygamberimizi (sav) neşeli gördüğü bir an:
-Ya Rasûlullâh bana dua et, dedi. Resûlullah:
-Allahım, Aişe’nin geçmiş, gelecek, gizli ve açık bütün günahlarını af et, diye dua etti.
Hz. Aişe Annemiz bu duaya o kadar sevindi ki kendinden geçti. Bunu gören Peygamberimiz:
-Ettigim dua çok mu hoşuna gitti? diye sorunca, Hz. Aişe:
-Senin ettigin dua nasıl hoşuma gitmesin ki? dedi. Bunun üzerine Resûlullah (sav) şöyle buyurdu:
-Vallahi bu dua, ümmetim için her namazda yaptığım duamdır.
Sene Sonu Duâsını
18 Temmuz Salı Günü Akşam Ezanı Okunmadan Yarım Saat Önce Abdestli Olarak 3 Kere Okunmalı . Ve Ardından
Bir Yıllık Yapılan Günahlar Düşünülerek Ağlayarak Allah’tan Affetmesi İçin Duâ Edilir ...
3 Kere Okunur .
Bismillâhirrahmânirrahîm.
Ve sallallâhu teâlâ alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve sellem.
Enes b. Malik (r.a.) anlatmaya devam ediyor:
"İçimizden biri sordu: 'Ya Resûlallah! Veda Hacci'nda bile sana inananların sayısı yüz binleri aşmıştı. Kıyamete kadar gelecek olan Müslümanların sayısı çok çok daha fazla olacak... Peki, sen onların hepsini nasıl tanıyacaksın?' Allah Resûlü (s.a.v.) bir benzetme yaptı ve dedi ki: 'Sizin bir sürü atınız olsa, atlarınızın alınlarında ve ayaklarında nişan gibi beyazlık yani sekilik bulunsa, siz kendi atlarınızı başka at sürülerinin içerisine salıverseniz, kendi atlarınızı o nişanlarından dolayı tanır mısınız tanımaz mısınız?' Sahabe, "Tanırız ya Resulallah!' dediler. Efendimiz (s.a.v.) bunun üzerine, 'Ben de bana iman eden kardeşlerimi, alınlarındaki ve ayaklarındaki abdest izlerinden tanıyacağım,' dedi. Daha sonra Efendimiz (s.a.v.) ellerini açtı ve şöyle bir dua etti:
'Allah'ım! Beni görmedikleri hâlde bana iman eden iman kardeşlerimin yaptıkları bir iyiliği on katıyla sevaplandır.' Biz de hep bir ağızdan bu duaya âmin dedik."
Duayı yapan Efendimiz (s.a.v.), duanın yapıldığı yer Medine / Baki Kabristanı, duaya âmin diyenler sahâbe cemaati; bu dua Allah katından geri çevrilir mi? Arkamızda böyle bir dua varken bize düşen namazlarımıza sahip çıkmak, ne olursa olsun asla bu konuda gevşeklik göstermemek, bir nur olan abdesti hayatlarımıza taşımak ve o dehşetli günde Peygamber (s.a.v.) tarafından tanınıp bir bardak su ikram edilecek bahtiyarlardan biri olmanın umuduyla yaşamaktır. Allah (c.c.) hepimize bu bahtiyarlığı nasip eylesin.
Adamın biri Resûlullah (sav)'e gelip iki-üç def'a
"Vah günahlarım!" dedi.
Bunun üzerine Allah Resûlü (sav) şu duâyı üç def'a ona yaptırdı ve en sonunda,
"Kalk, Allah seni bağışladı" buyurdu:
اللهُمَّ مَغْفِرَتُكَ أَوْسَعُ مِنْ ذُنُوبِ وَ رَحْمَتُكَ أَرْجى عِنْدِى مِنْ عَمَلى
"Ya İlâhî! Senin affediciliğin benim günahlarımdan çok daha geniştir amelimden çok senin rahmetine güveniyorum!"
"mutluluğu korumak için başka bir mutluluğa ihtiyaç vardır ve duaların yerine gelmesi için de dua edilmeli şansla gelen hiçbir şey kalıcı değildir ne kadar yükseğe çıkılırsa düşme olasılığı da o kadar artar"
Sayfa 70 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
ONİKİNCİ NOTA:
Ey bu Notaları dinleyen dostlarım!
Biliniz ki; ben hilaf-ı âdet olarak, gizlemesi lâzım gelen Rabbime karşı kalbimin tazarru' ve niyaz ve münacatını bazan yazdığımın sebebi; ölüm, dilimi susturduğu zamanlarda, dilime bedel kitabımın söylemesinin kabulünü rahmet-i İlahiyeden rica etmektir.
Evet kısa bir ömürde, hadsiz
Nübüvvetin altıncı yılında vâki olan hadiselerden biri de Hz Ömer'in imana gelmesidir.
Rivayet edilir ki, Bir gün Hz Peygamber ﷺ geçerken, Ömer ile Ebû Cehl'in bir yerde oturduklarını, gizli bir şeyler konuştuklarını gördü.
O gece Resûlullah ﷺ Duâ edip:
"Ey Allah'ım, bu İslâm dinini, Hattâb'ın oğlu Ömer veya