Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

e.n

e.n
@ecesel_blog
Öğrenci
İzmir
37 okur puanı
Ekim 2018 tarihinde katıldı
Korkularından kurtulmak için tutunabilecekleri, sarılabilecekleri herhangi bir şeyin olduğunu hissetmek yalnızlık için, kendi içine hapsolmuş insanlar için ne mucizevi bir şeydi.
Reklam
Çünkü dinginlik içinde geçen hayatımda gerçek bir sevince dönüşebilecek çok az şey vardı.
Kibir, iyilik için yaratılmış bir meleği yok etti. İnsanoğlunun kaderinin tosladığı engeldir o. Bütün kötülüklerin anası olan kibre hiçbir mantıkla karşı konulamaz; çünkü kibirli insan, tabiatı gereği, o mantıklı sözlere kulak tıkar...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yeryüzünde her şeyin ömrü sınırlıdır, ilelebet var olacak bir şey insan elinden çıkmaz
Fakat insan hercai, bir dalda durmaz yaratıktır ve belki de satranç oyuncuları gibi gayeyi değil gayeye giden yolu seçer. Kim bilir belki de insanların yeryüzünde ulaşmaya çalıştığı tek gaye, bu gayeye ulaşma yolunda ki daimi çaba, başka bir deyişle hayatın ta kendisidir, yani iki kere iki dört cinsinden bir formül olan gaye değilidir; zaten iki kere iki dört, hayat değil baylar ölümün başlangıcıdır. (...)
Reklam
Birden, bu siyah gecenin karışısında aklına bir başka gecrnin hatırası geldi. Ta hülya hayatının başlangıcında, ümitlerinin parıltı zamanında Tepebaşı Bahçesi'nde Haliç'e bakarak seyrettiği mai gece ile o elmas yağmurunu hatırladı. Gözlerinin önünde o mai gece ile bu siyah gece karşı karşıya geldi: Mai ve siyah.
İnsan emellerini yalanlayan şeyleri istediği şekilde yorumlamaya çalışarak kendisini daima arzuları içinde oyalamakta gecikir
türkiye iş bankası kültür yayınları
İnsanlar tuhaftır! Fena bir şey yapmakta olduklarını hissedecek olurlarsa mutlaka en önce vicdanlarını susturacak bir sebep bulurlar.
İnsan, keder ve sevinç zamanlarında kalbinin katlanabileceğinden fazlasını diğer hassas bir kalple paylaşmak ister.
Bak şu semaya, ne görüyorsun, mailiklerden meydana gelmiş bir derya... Gözlerinle onun içine girmeye çalış, o mailikleri yırtmak için uğraş, ne görüyorsun? Mai... Daima mai... Değil mi? Sonra, bak ayağımızın altındaki toprağa, ne buluyorusun? Donmuş simsiyah bir renk... Of! O siyah tabakaları parçalayarak içeriye bak, in, in, in, ne kadar inebilmek mümkünse o kadar in, ne buluyorusun? O siyahlar içinde ne buluyorsun? Siyah... Daima siyah değil mi? Işte öyle bir şey yazmak istiyorum ki yukarı bakılsa mai ve daima mai, aşağı bakılsa siyah daima siyah... Bir şey ki mai ve siyah olsun.
Sayfa 32 - türkiye iş bankası kültür yayınları
Reklam
Türk ferdi dünyanın en zeki, ferasetli ve çalışkan insanlarındandır. Bununla beraber, Batı milletlerinden daha geriyiz. Çünkü zekâmızı metotlu ve rasyonel bir şekilde kullanmıyor, zaman ve kuvvet israf ediyoruz.
(...)insan için mevkî, servet ve şöhret gaye değildir. Gaye olan saadettir. Saadetin şartı ise, insanın kendi içi ile uyumlu yaşamasıdır. Içinle, işin ve mesleğin uyumlu olsun. Huzur ve saadet bundadır.
Pusulanın hep kuzeyi gösteren ibresi gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da daima bir kadını gösterir. Her zaman. Bunu hiç unutma Meryem.(...)
Sayfa 14
Geri17
118 öğeden 106 ile 118 arasındakiler gösteriliyor.