Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Reklam
Bu FETÖ düşmanı Özışık'ın belki de unutmak istediği bir yazısını hatırlatayım; Çantası!" başlıklı yazısını. Neler yazmıyor ki! "Fethullah Gülen'in Şifreli Gülen'e laf söyleyenlerin alçak ve namussuz olduğunu, kendilerinin Fetullah Cemaatini savundukları için yapayalnız kaldıklarını, kendisini bu nedenle hiçbir gazetede yazdırmadıklarını, hiç reklam alamadıklarını... Bakın, Fetullah savunması nedeniyle başına gelenleri sıralayan Özışık, o yazısının sonunu nasıl bağlıyor: "Yazı yazabileceğimiz yer, şimdilik burası. Diyorlar ki bize, 'Internethaber'in dışında bir gazetede niye yazmıyorsunuz?' Yazdırırlar mı, yiğidim yazdırırlar mı? Kim kaybetmiş ki biz bulalım! Sıra bize gelene kadarrrrr!" Fazla beklemedi! FETÖ, iktidarı bir-iki yıl içinde kapınca hemen sıra ona geldi. Hadi Özışık Star gazetesinde yazmaya başladı. Sıra geldi ve o sıra nedense hiç gitmedi. Ve sitesi akla hayale sığmayacak şekilde her yerden reklam aldı ve almaya devam ediyor. Hele ki İstanbul Büyükşehir Belediyesinden, Ekrem İmamoğlu gelene kadar aldıkları paraların miktarını bugün açıklayamazlar bile!
Sayfa 146Kitabı okudu
aynen kanka eko başkan yav, Atatürkçü yav, bağımsızlık istiyor yav
Muhalif demişken aklıma geldi. Çok değil, Nisan ayında Birleşik Krallık Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott, Türkiye'nin İngiltere'ye gönderdiği yardımları paylaştığı mesajında Türkiye'ye teşekkür etti. Moore da teşekkür edince, bir Türk vatandaşı "İkiyüzlü ve sinsi de olsalar, böyle selam verdiririz işte: Çünkü biz TÜRKİYEYİZ!" diyerek eski İngiliz elçisine tepki gösterdi. Bu sözlere Moore "Türkiye'nin İngiltere konusunda komplo teorisi hayranlarını çok özledim" diyerek yanıt verdi. Diyaloglar buraya kadar Türkçe ilerledi. Bir anda Ekrem İmamoğlu, İngilizcesiyle karşımıza çıktı ve Türk vatandaşın sözlerine tepki göstererek Moore'a şunu yazdı: "Türkiye'ye olan sevginizden şüphe duymuyoruz. Organize kötülük her yerde bulunur ama Türk halkı her zaman kimin dost olduğunu bilir." Yani Ekrem İmamoğlu'na göre Türk halkının dostu MI6'nın başkanı! Hayırlı olsun! Bütün muhalifler(!) toplansın!
Sayfa 139Kitabı okudu
Size belki de hiç duymadığınız bir bilgi vereyim. Rasim Bölücek, Kemal Kılıçdaroğlu'nun baş danışmanı olmasına rağmen, 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra yaklaşık 6-8 ay binaya gelmiyor. Hatta bırakın binayı Türkiye'de değil, Amerika'da. Bir genel başkan yardımcısı soruyor Kılıçdaroğlu'na, "Başkanım, danışmanınız nerede?", "Onun işleri var" diye yanıt alınca "Böyle başdanışmanlık mı olur?" diye düşünüyor. Ne oluyorsa oluyor, Bölücek şartlar oluştuğunda Türkiye'ye geliyor ve binaya giriş yapıyor. İşte o Bölücek'in en sıkı çalışma arkadaşı Canan Kaftancıoğlu... Kaftancıoğlu ile Buğra Kavuncu da birlikte Ekrem İmamoğlu'nu İstanbul'a başkan yaptılar.
Ulan mavi maklube ulan, buradan da çıktın ya
Mehmet Sami Erdem tüm bu finans işlerini yaparken özellikle iki öğrencisiyle çalışmış. Birisi Can Akın Çağlar. Peki, kimdir Çağlar? Bankalar battıktan sonra Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Başkanı yapıldı. Şimdi nerede? Ekrem İmamoğlu tarafından İBB'ye Genel Sekreter olarak atandı. Diğer isim Murat Ulus. Ali Babacan'ın eski baş danışmanı. Kendisine "Babacan'ın prensi" diyorlar. Ulus, bankalar battıktan sonra aynı Can Akın Çağlar gibi Ziraat Bankası Yönetim Kurulu Üyesi oluyor. Bir süre sonra, BDDK tarafından "Bankacılık yapma yetkisi yok" denilerek yetkisi kaldırılıyor. Devreye o dönem Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı olan Babacan girerek "Kararı değiştirin" diyor. Bir süre direnebiliyorlar. Sonra on dört yıl Takasbank Genel Müdürlüğü yapıyor. Şimdi her şeyi unutun. Bir tek şu yazacağım cümleye bakın: Murat Ulus kimdir biliyor musunuz? Bank Asya'nın kurucu Genel Müdürü.
Reklam
Buğra Kavuncu İstanbul İl Başkanı olunca kankası da hazırdı. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu... Ekrem İmamoğlu'nun her konuşmasında sağında Kaftancıoğlu, solunda Kavuncu vardı. Bu samimiyet sadece siyasetten gelmiyor. Rasim Bölücek'in arkadaşı İmamoğlu, hem Kavuncu'ya hürmet ediyor hem de Kaftancıoğlu'na. Yoksa, eski koyu bir ülkücüyle, ülkücülerden iyi elektrik almadığını bildiğimiz 'azılı solcu' Kaftancıoğlu'nun bu samimiyeti başka nasıl açıklanabilir?
CHP de bölgede etkin 10 mele ve kanaat önderini İstanbul'a getirdi. Onlar da AKP'ye oy vermiş seçmenleri "mağdur" edildiğini belirttikleri Ekrem İmamoğlu'na oy vermeleri için çaba gösteriyorlar. Seçim döneminde CHP'nin taşıyacağı mele ve kanaat önderlerinin sayısı 44'e ulaşacak. Ama bu AKP'nin taşıdıklarının yanında "devede kulak" misali.
Çok kritik zamanlarda Ekrem İmamoğlu çıktı, tıpkı daha önce Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Kemal Kılıçdaroğlu gibi, dünyada siyasete yön veren Chatham House’a gitti.
Kürdün hammallın listesi saymakla bitmez. 'Hamal Kürtler' en son Ekrem İmamoğlu'nu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na taşıdılar. Belleri kırıldı ama' Yükü 'çok şükür kırmadan, örselemeden sağ salim yerine ulaştırdılar. Ulaştırmakla da kalmadılar, yerli yerine oturtup, yerleştirdiler. Peki karşılığında ne aldılar? Diyarbekir' de Ekrem İmamoğlu'nun elinde itinayla çerçeveletilmiş bir Atatürk portresi!
Reklam
Neyse...
2018 seçimlerinden önce ekonomideki durgunluğun ilk etkileri görülmeye başlanmıştı. (...) 2019 yerel seçimlerinde ise (...) ekonomik açıdan önde giden şehirlerde belediyeyi Millet İttifakı'na mensup partiler kazanmıştır. (...) Seçim sonuçlarına göre Ak Parti oransal olarak (...) birinci olmakla birlikte başta Ankara ve İstanbul olmak üzere
Sayfa 332Kitabı okudu
İstanbul Gönüllüleri'nin eski koordinatörü Dilşat Arpacıoğlu tekrarlanan İstanbul seçimleri sırasında 1919 sandığın her birine CHP tarafından atanan parti görevlisi yanında, yeterince gönüllü bulunabildiği için her sandığa bir tane de İstanbul Gönüllüsü koyabildiklerini anlattı. Bu sayede seçim sonuçlarını gösteren ıslak imzalı tutanaklar doğrudan merkeze ulaştı ve böylece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ekibinin elinde Anadolu Ajansı verileri dışında sağlama yapabildikleri ikinci bir veri kaynağı oldu.
Sayfa 20 - İletişim Yayınları
İBB Belediyesi yönetimi seçim sonucu CHP'ye geçince Başkan Ekrem İmamoğlu vakıflarla olan tüm protokolleri iptal etti. Bakım, onarım, kiralama gibi masraflar adı altında 76,5 milyon TL TÜGVA'ya harcandığını da açıkladı.
Sayfa 302Kitabı okudu
70 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.