Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Gevezeliklerim.
Mitolojiden felsefeye kalanlar nelerdir?Felsefe nerede başladı? İlk doğa filozofları neyi aradılar? Sokrates neden idam edildi? İdamını isteyenler kimlerdi?Platon sofistleri neden sevmiyordu? Platonun İdealar kuramı nedir? Aristotelesin Form ve maddesini öğrenmek neden önemli?
Dr. Hikmet Kıvılcımlı üzerine E- Dr. H. Kıvılcımlı'nın eserlerinden alıntılar yapmışsınız (...) Dr. Türkiye solunun (...) dir. Onun fikirleri günümüzde çoktan aşılmıştır (...) Dr.'un, alıntılarla da olsa, kitabınızda gündeme getirilmesi, kimi düşüncelerinizin gerçekleşme şansını önceden sıfırlamaktadır. (...) (Z.O. Göztepe- İstanbul) E- Dr.
Sayfa 163 - 163-167 sorun yayınları
Reklam
Felsefenin kısa bir Tarihi
İnsan düşünen bir hayvandır. İnsan politik bir hayvandır. İnsan deneyen bir hayvandır. İnsan düpedüz hayvandır. İnsan doğası gereği bencildir. İnsanın özü yoktur. İnsan özgür doğar oysa her yerde zincire vurulmuştur. Duyularımıza asla güvenemeyiz. Düşünüyorum öyleyse varım. Ben varsam, ölüm yok; ölüm varsa, ben yokum. Tanrı vardır. Tanrı yoktur.
Eleştirmek, yalnızca bir kavramın, yeni bir ortama daldırıldıkta yittiğini, bileştiricilerini yitirdiğini ya da onu değiştiren yeni bileştiriciler kazandığını saptamaktır. Ne ki yaratmaksızın eleştirenler, yitişi, ona can verici güçler kazandırmasını bilmeden, savunmakla yetinenler, felsefenin yaralarıdır. Hınç ayakta tutar, tüm bu tartışmacıları, bu İletişimcileri. İçi boş genelliklerle boğuşarak, yalnızca kendilerinden söz ederler. Felsefe tartışmalardan nefret eder. Onun her zaman, yapacak başka işleri vardır. Tartışmayı dayanılmaz bulmasının nedeni kendinden fazlaca emin olması değildir: tersine, asıl belirsizlikler onu daha ıssız başka yollara sürükler.
Nedir bizi 'şen bilgi'yle yaşamaktan alıkoyan tavrımız? Bilginin kendisine duyduğumuz saygısızlık, bilgiyi bir emânet olarak alıp, onu yorumlamak, benimsemek ya da eleştirmek sorumluluğunu taşımayışımız. Bilgi, elimizin altında, kullanılıp atılacak, sömürülecek, bir eşya değil. Onunla diploma, onunla para kazandığımız. Salt sınavlardan geçmek için katlanmak zorunda kaldığımız bilgiler... Ezberleyip, unuttuğumuz. Hiçbir biçimde ilgimizi çekmeyen. Sürekli üzerimize yağan, ayıklayıp seçemediğimiz. Bilgiye kendimizi körü körüne teslim etme tutumumuz. Seçme, ayıklama gücümüzün yetersizliği. "Hangi bilgiyle nasıl yaşamalıyım?" sorusunu soracak ufkumuzun olmayışı.
Sayfa 148 - BİLGİ-BİLİM-EĞİTİM, Şen Bilgili ÜniversiteKitabı okudu
Geri115
235 öğeden 226 ile 235 arasındakiler gösteriliyor.