Hayatın gerçekliğini anımsadım. Hakkari'de geçen olay örgüsünde biraz da olsa kendimi bulmaya çalıştım. Buradaki yaşamı, ayazı, imkansızlıkları karın yağışını... Bütün bu imkansızlıklar içinde yaşama tutunmaya çalışan insanları... Şartlar şimdikinden daha kötü tabii ama hala da iyi denilemez. Bu kitap Hakkari insanını ve bu coğrafyanın acımasızlığını anlatan en iyi kitap
Hakkariye öğretmen olarak sürgün edilmiş bir denizci, bu acımasız coğrafyada hiç kimseyi tanımıyor. Dillerini anlamıyor ve daha kötü geçmişini de hatırlamıyor. Buraya neden sürgün edildiğini bilmiyor. Bir köyde öğretmen olarak yaşıyor yavaş yavaş Kürtçe öğreniyor ve öğrencilerine de Türkçe öğretiyor. Hayat bilgisi dersinde dünyanın döndüğünü, uçakların nasıl uçtuğunu, gemilerin suda neden batmadığı gibi bilgileri anlatıyor. Yani dünyayı öğretiyor onlara bir yıllık bir süreçte. Daha sonra cezası bitiyor ve özgürleştiriliyor.
Bu kitap, bir insanın hem güçlü hem güçsüz uçlarını gösteriyor. Bir öğretmenin okuması gereken bir kitap bence
