Üç Kişilik Sofra
Kim istemez ki sofrası sofra olsun, Bir masası, tabakları, sürahisi olsun. Üç öğün ekmeği olsun, çorbası olsun. Vatan yemişleri boldur Çiçekli bir tabağa doldur. Koy önüne bekleşen çocukların Masalını tatsınlar elmaların Bilsinler yemez onları sade. Ne yalnız sultan kızı, ne de yalnız şehzade. Baharlayın onunçün de açar elma çiçeği Hem daha gönülden hem de daha iyi. Gündüzleyin bütün yaşayanlar için bir çalışma, Aşk ve huzur da sofraya kalsın akşama.
Ceyhun Atuf Kansu
Ceyhun Atuf Kansu
konuşmam ki. onları herkese anlatamam. bendeki anıları bunun için fazla kutsal. senin onlardan haberin olmasını istedim ama... ah! bak! biraz önce elma çiçeğinin içinden büyük bir arı çıktı. yaşamak için ne kadar da harika yer seçmiş. elma çiçeği! rüzgar, çiçeği sallarken içinde uyuduğunu hayal etsene. sanırım insan olmasaydım, arı olup çiçekler arasında yaşamak isterdim.
Reklam
"Bana gelince; ben beyazı ve maviyi, elma çiçeği kokusunu ve bütün mevsimleri seviyorum. Bulutları, kırları, denizleri, dağları, kuşları ve 'iyi kedileri'..."
Ve ordan Tennyson'ı şarkı söylerken buldum: Görkemli bir gözyaşı süzüldü Kapıdaki Çarkıfelek çiçeğinin gözünden. O geliyor, benim kumrum, benim canım sevgilim; O geliyor, benim hayatım, benim kaderim. "Yaklaşıyor, yaklaşıyor" diye bağırıyor kırmızı gül. Ve beyaz gül ağlıyor, "Hayır, geç kaldı." Hezaren çiçeği dinliyor, "Duyuyorum, Duyuyorum." Ve Zambak fısıldıyor "olsun, ben beklerim." Savaştan önceki öğlen yemeği davetinde erkeklerin mırıldandığı bu muydu? Peki ya kadınlar? Kalbim şarkı söyleyen bir kuş gibi Yuvasını sulanmış bir sürgünde yapan; Kalbim bir elma ağacı gibi Dalları meyvelerin ağırlığıyla bükülmüş, Kalbim bir gökkuşağı kabuğu gibi Dingin denizlerde kürek çekiyor; Kalbim bütün bunlardan daha mutlu Çünkü sevgilim bana geliyor.
1998-2022
Gibilenmiş iyiyimlerle idare ediyordum ne zamandır Çiçeği çikolatası elinde yeni hüzünler ve sen intihar eşiğimin dibinde bekliyorsunuz şimdi... Kalbimde bir birikmişlik var... Anlatması güç "iyiyim" diyince kimse yemiyor sanki Zaten gibileri kaldıramıyor artık kalbim... Bu yeni hüzünlereyse hiç hazır değilim. * * * Vallahi ben de
« Baharın yavaştan yavaştan gelişini gözlemek ne güzeldi! Önce bademler çiçek açardı, ardından mürdüm eriği ve kayısılar gelirdi. Yapraklar, çiçekler kadar sabırsız değildi, onlar beklerdi; elma çiçeği de yaprağını beklerdi. Bahçeleri çevreleyen sık çalıların kışın mora dönüşen kuru dallarının ağır ağır yeşillendiği görülürdü. Bütün bunları gözlemek ne güzeldi. Oysa kentte, baharın geldiği hiç anlaşılmıyordu.»
Sayfa 35 - Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık 4. Baskı: İstanbul, Ocak 2002Kitabı okudu
Reklam
248 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.