Bir süredir okumuyorum. Bu konuda huzursuzum. Kendime okuyacak küçük zamanlar üretebilirdim elbet ama ben bu okuma işine doldurma harcı gibi davranılmasını hoş karşılamam. Okumak okumaktır ve sadece kendisi için yapılır. Düzenim yok bu aralar, tekrar oturtunca okumaya döneceğimi hayal ediyorum. Tabi bir yandan da aramız soğur diye korkmuyor değilim. Bütünleme için İstanbul'a dönünce "eski düzen" sayılabilecek bir yaşantıya girdim birkaç günlüğüne. Elime kitap alabildim böylece.
Aytmatov her kitabında, en sevdiğim yazarlar arasındaki yerini güzelce pekiştiriyor. Bir hayatı, önemli olayların çerçevesinde ele alarak baştan sona anlatma işini en güzel yapanlardan. Ve bu kitapta da görüldüğü üzere bunun için uzun uzun yazmasına gerek yok.
Bazı kitapların sonunda vücudumu baştan sona ele geçiren bir karıncalanma yaşarım. Şüphesiz, yoğun duyguların tezahürü bu. Bu kitapta o anları sonuna gelmeden tekrar tekrar yaşadım. Belki bir süredir kitap okumamanın açlığı da bunda etkili olabilir ama çok fazla etkileyici beş on kısım vardı.