Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ertap ALTUNKAYNAK

Ertap ALTUNKAYNAK
@ertapa
İNSANSANIZ DÜŞÜNECEKSİNİZ, DÜŞÜNMÜYORSANIZ İNSANIM DEMEYECEKSİNİZ.....
Artık istesem de istemesem de beni sen değerlendireceksin. Bunu biliyorum, çünkü artık yalanlar sona erdi, yalanlarla birlikte koskoca bir dönem de sona erdi, gerçi ben hiçbir şeyin bitmediğine, hiçbir şeyin de başlamadığına inanıyorum. Bitiyormuş gibi görünür, başlıyormuş gibi görünür. Aslında her şey tekrar yoluna girer, hem içimiz, hem etrafımız, hem insanlar, hem olaylar her şey bir gün dengelenir. Dengelenip, dinginleşir. Tıpkı deniz gibi. Bu yüzden denizi severdi Luis. Hacikiryakio'da, Barba Lambros'un meyhanesinde birlikte uzo içip, yukardan, açık denizde hareket eden denizi seyrederken, Luis her seferinde, "Kuzen, denizi hiç hareketsiz göremezsin. Ama denizi dingin görebilirsin!" derdi.
Sayfa 476Kitabı okudu
Reklam
Devlin'in gittiği ilk görevi okuyunca elleri öyle bir titredi ki sayfa hışırdamaya başladı. Kağıdı masanın üzerine koyup ellerini kucağında birleştirdi. Devlin o zaman daha yirmi bir yaşındaydı ve üniversitedeki ilk yılını yeni bitiriyordu. Emily, Arianna'nın fotoğrafının arkasındaki tarihin ne anlama geldiğini şimdi anlıyordu. Devlin'in onun öcünü aldığı tarihti bu. Bu görevdeki akıl hocası Gage'di, onu Arianna'nın katiline götürmüş ama adamın alnına silahı dayayıp beynini dağıtan kişi Devlin olmuştu.
Sayfa 324Kitabı okudu
Sen ve Ben Anlayışı Birbirini Tamamlar Sen anlayışı ve Ben anlayışı bir paranın iki yüzü gibi birbirini tamamlar. İkisi de eşitsizlik üzerine dayanır, simetrik değildir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Saplantı, problemleri bulup çözüm yoluna gitmez, onları yoktan var eder, besler ve güçlendirir. Ona gülümseyerek cevap verdi. "Belki sadece ilgi çekmeye çalışıyorumdur," dedi. "Oo?" "Ya da belki daha fazla seks için numara yapıyorumdur" Myron'a öyle bir baktı ki, Myron elindeki yemek çubuklarını büktü. "Belki de işe yarıyordur."
"Kara basma iz olur..." Ve der demez pat bir çukura düşüyor, arkadan bıçkın bir herif cümleyi tamamlıyor. "İz olmazsa belediye çukuru olur..." İstanbul'da herkes birer şairdir diye boşuna dememiş Tanpınar. Kar izi dedim de acaba şimdi bu İslamcılar "Bir kadının ayak izine basmak zinadır" diye bir fetva çıkarmasınlar. Olur, olur...
Reklam
"12 Eylül Harekatı Bana Karşı Yapıldı" Çünkü 11 Eylül Akşamı Meclisi terk eden son gazeteci bendim... Hava sıcaktı ve ceketimi de Mecliste bırakmıştım..Askerler hem Meclise, hem benim ceketime el koymuş oldular... 15 yıl sonra Meclise geldiğimde bu duygular içindeydim...
Ethan her zamanki gibi kıpır kıpırdı. Paul ise biraz durgundu. İkisi de aynı ortamda yetiştirilmişti, ikisi de aynı gen havuzundan geliyorlardı, ama iki çocuk birbirlerinden ancak bu kadar farklı olabilirlerdi. Ethan pek bir şaklabandı. Yerinde duramayan, orayı burayı karıştıran ama fazla okşanmaya gelmeyen bir çocuktu. Paul ise daha kenarda durmayı tercih ediyordu. Hata yapmaktan hiç hoşlanmıyordu. Düşünceli bir çocuktu, iyi bir atletti ve okşanmayı seviyordu. Bu çocuklar çevre şartlarının soyaçekime karşı zaferinin bariz birer örneğiydi.
Sayfa 119Kitabı okudu
"Yaparım" dedi kız, uzun uzun iç geçirerek. Ve uzun bir süre sonra,"Ah, hemen olmasını isterdim... Oraya şimdi gitmek..." "Pek uzun sürmeyecek, küçüğüm" "Oraya gelecek misin, hiç?" "Gelebildiğim zaman geleceğim." Işık söndü, etraflarını olduğu gibi karanlık sardı.
Sayfa 151Kitabı okudu
Bir tek çare vardır: Basiret ve dirayet.. Yani, dimdik durup, etkisiz kılacaksınız. Bir takım uzlaşı söylemleri, sıcak laflarla çözemezsiniz. Tüm bunlar, bir aldatı edebiyetı olarak kalmaya mahkumdur... Allah'ı araç yapan saltanat hırsını tarihin hiçbir devrinde hiçbir akıl ve hoşgörü söylemi durduramamıştır. Şaşmaz örnekler, Emevi despotizmi ile engizisyon cellatlığıdır. Modern dünyada, bu işi kan ve dehşete gitmeden çözmenin tek yolu, laiklik ilkesinin titizlikle ve aşındırılmadan işletilmesidir.
"Bugünlerde bu boktan gringolardan kurtulabilelım diye oğullarımı silahlandıracağım" diye kükredi.
Sayfa 254Kitabı okudu
Reklam
Sakıp Sabancı ile konuşmamız elveda cümleleri ile burada bitti. Sabancı iş hanının soğutulmuşluğundan Salıpazarı'nın sıcağına çıkarken foto muhabirimiz Ender Erkek "içerisi ne güzeldi değil mi ağam" diyor. Kapıdan vuran sıcak yüzünden esprinin farkında bile olmadan "öyle ağam" diyorum.
Sayfa 184
Batı ufkundaki bulut yığınları alçalan güneşe ulaştı ve çepeçevre gök pembeye dönerken gökyüzünün tepesi aynı ılık renkle parlıyordu. Ruth "Hoşçakal Tatlı Gün" şarkısını söylerken, pembe aydınlık tüm çevrelerindeydi ve üzerlerine boşanıyordu. Ruth onun kolunun koruyuculuğuna yaslanarak yumuşak bir sesle şarkı söylüyordu, elleri onun ellerinde, yürekleri birbirinin ellerindeydi.
Sayfa 190Kitabı okudu
Akşam yemeğinde Trevize düşüncelere dalmıştı. Blise ise yemeğe konsantre olmuştu. Konuşma kaygısı taşıyan tek kişi olan Perolat, eğer bulundukları gezegen Aurora ise ve bu ilk kez yerleşilen gezegen ise Yeryüzü'ne oldukça yakın olmaları gerektiğini vurguladı. "Hemen yakın yıldızları taramak gerek" dedi. "Bu en fazla bir kaç yüz yıldızı elemek demektir."
Sayfa 209Kitabı okudu
Karım. Sonuç elde etmek, bu kaçışı temize çıkarmanın bir yoluydu. Delirmemek için. En azından Guy buna inanıyordu. Ve Milaine'in biçimsiz yüzü, ona düşüncelerinden kurtulma imkanı sunduğu için, bundan sonuna kadar yararlanmayı düşünüyordu. Bir sonraki aşama sarsıcı bir deneyim olacaktı. Tehlikeli. Monjol sokağı. Yeryüzündeki cehennem.
Gelelim bize şampiyon diye tanıtılan yerlere. Türkiye'ye Müslümanlık şampiyonluğu yapacak bir ülke yeryüzünde yok. Şunu bilesiniz ki mevcudun en iyisi Türkiye'dedir. En azından bizim insanımız jopla namaz kılmıyor. Bu az şey midir? Bu dinin Peygamberi benim ümmetimi yıkacak olan örtülü şirktir diyor. Soruyorlar, örtülü şirk nedir? Riyadır, diyor.
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.