Mülteci kampında hayatını kaybeden Humus’lu küçük kıza ithafen…
Ortadoğu Mektupları – AZİZE I
(ortadoğu çocuğu Azize’ye ve büyümeye hasret tüm çocuklara)
vurulduğunu söylediklerinde henüz çocuktum
aklım ermiyordu henüz bazı şeylere
hep ölüyordunuz azize
Bazen renkleri anlatmaya çalışırken kelimelerin kifayet etmediğini, teşbihlerin manasızlaştığını, insan ruhunda renklerin sadece birer akis olarak kalması gerektiğini hissediyorum. Renkler, zamanın farklı katmanlarıyla, ışığın farklı katmanları arasında kayboluyor, karanlığın sekerâtı ile velûd bir sessizliğin nihayetine ulaşıyor... ben ise kör satırların ümitsizliğine düşüyorum karanlığa bakan kelimelerin, renkleri yaşatan kelimelerden fazla olduğunu görünce. Devrik cümlelerin mahkûmu iken, daha önce hiç tesadüf etmediğim bir renk beni hürriyet sevdasından müstağni kılabiliyor. İçimde büyüyen esâret aşkı, tüm hürriyetleri sırtıma yük edip, tek bir esâreti tüm hürriyetlerden kutsal kılabiliyor.
Bir çobanın göklere esir oluşunu düşünüyorum. Tüm esaretleri nasıl da geride bırakabiliyor bir çoban! Renkler, kokular, güneş ve yağmurlar birer birer kaybediyor cazibesini. Yalnız gökler! Derin anlamıyla gökler... yalın ve son ulaşılacak anlamıyla... tüm perdelerin yırtıldığı, mananın sıcacık yüreğe indiği, avuçlarda nihayete ulaşmış olmanın verdiği titreme ile... sözlüklerin iptal olduğu, tüm minberlerin yıkıldığı, kelimelerin sidre-i müntehasında kişinin kendini dahi aşıp yüzyüze geldiği hakikat ile...
Geceler çığlığımı duymuyor yorgun düşüyorum sabaha, gözlerim gözlerini arıyor, esir oluyorum hasretine yine çaresiz, uykusuz, mutsuzum en önemlisi bir tanem sensizim... ://
Ateşi duymuyorum seni severken,
Ne garip sanki yanmamış gibi.
Maviden başka renk seçemiyorum mesela,
Kurak ovalar, dağlar, ormanlar, kırlar?
Evet onlarda mavi..
Susmak tecelli ediyor severken seni,
Sanki yeterince susulmamış gibi.
Esir düşüyorum mavi zindanlara mesela,
Maviliklerden maviliklere sürülüyorum,
Şikayet etmiyorum halimi..
Kadere inancım artıyor seni severken,
Hemde kaderden kaçmamış gibi.
Kimse neye neden muhtaç, bilmiyor mesela,
Tadını bilmez insanlar ama muhtaç suya,
Bende seni bilmiyorum ama muhtacım sana.. 27.04.23