Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sığıntı Kuşu
youtu.be/WbhQeVRLUAs?si=... akşam hüznümün soluk aynası vurdukça yüreğime kanım oynaşır derinleşir acısı parmakuçlarımın kırmızı bir ölümü görmüş gibi kanarım.
Bildim ben sesini ayrı arzuların, Bildim ben yeni bir kederi; Birinciler için yok bir umudum artık, Ve yazıklanıyorum eski kederim için. Düşler, düşler! sizin nerede o tatlılığınız?
Aleksandr Puşkin
Aleksandr Puşkin
Reklam
Yakamoz& Papatya [1-8] hepsini okumak isteyenlere...
Aşk lafını ağzına almazdı Yakamoz. Nerede aşık görse garipser, aşk acısı gördü mü dayanamaz, gülerdi. Çok ketumdu, kimseye hiçbir şey söylemezdi. Bir kadının onu seveceğine inanmazdı, gerçek aşkın onu bulacağına ihtimal bile vermezdi. Sonra bir gün onu gördü, onu Papatyasını bakmaya kıyamadığı o narin çiçeğini hayatında hiç böyle hissetmemişti.
"Ben delirmeden otururum öyle. Hiç kımıldamadan düşünürüm seni. Eski bir fotoğraf gibi.."
Onur Köybaşı
Onur Köybaşı
Karanlığın Çağrısı Ya senden çok uzak olmalıydım Aramızda asilmaz engeller olması muhtemel Büyük dağlar,derin denizler olsun. Sana vermeyen güç yetmemeliydi Dikkatsizliğimin butun hincini uzaklıklara yukardaydım Dagda yanan bir çoban atesi gibi Gökte bir yıldız gibi Seni görmeli Seni yaşamalı ve senden çok uzaklarda olmalıydım Biliyorum güzelligin
Bu aralar müthiş bir değersizlik duygusu içindeyim. Fakat ismimi önemsiz yapmam bundan değil. Tasavvuf felsefesiyle ilgili. Lütfen artık bunu sormayalım ki mesaj kutumun yarısı "neden önemsiz?" sorusuyla doldu taştı. Değersizlik duygusu hissettiren olaylar silsilesi eski erkek arkadaşımın, arkadaşlarıyla tatile gitmesiyle başladı. Nasıl tatile gider sensiz? Sende amma genişmişsin, senin gibi salağı bulamaz. Falan filan... Ne laflar duydu bu kulaklar. Bu nasıl bir güvensizliktir, neden hayatlarına tatile gidip mutlu olmasını bile istemedikleri, birey olarak bile kabul edemedikleri, arkalarını dönünce kendini koruyamayan ya da bir iş çevirecek fettanlıkta insanları alıp bunun için mesai harcıyorlar ki? Aklım almıyor ya! Ne olmuş adam tatile gittiyse. Zaten güvenmediğin insanla ne işin var bacım? An la mı yo rum. Ya anlayamıyorum! Salaklık buysa vallahi salağım ben artık yeter.
Reklam
Eski ben geri döndü. Çok denedim ama değer bilinmedi ve olmadı. Bundan sonra gül verene silah göstermeye devam.🖤
Eski Avluda
Her şey çok eksik ve neredeyse yok gibiyken Buldum buluşturdum kendime geldim Tek eksik sensin! İncecik, çilli bir dille sen de gelsen. Ben sana kırmızı kiremitli bir çatı Begonviller ve bir mavi kapı Ve illa amansız bir avlu getirsem. Dünya soğur, akşam serinlerken, Benim sensiz sevinecek bir şeyim yok. Kılı kırk yardım, altını üstüne getirdim, Ve işte en gümüş cümlem: İçimi açtım sana. İçini açmak için.
Birhan Keskin
Birhan Keskin
yırtarak geçiyor kalbimizden hayatı da törpüleyen zaman şuramızda bir şey var acıya benzer umuda benzer böyle günlerde hayat hem acıya, hem acıya benzer gün ölümle başlatıyor hayatı her şafak taze bir ölünün üstünde doğuyor her sabah ölümü anlatıyor gazeteler sol köşede ölümü kutsallaştıran bir fotoğraf yeni bir cinayetin röntgenini çıkartıyor
"Ben aşk nedir bilmem, eski kafalıyım. Bir seni bilirim, bir de adın geçince sıkışan kalbimi.." ~~Atilla İlhan
Reklam
"Ben delirmeden otururum öyle. Hiç kımıldamadan düşünürüm seni. Eski bir fotoğraf gibi.." Onur Köybaşı
Eskiye dalıyor gözüm Önümdesin sanki, Gülümsüyorsun, Anılara bakıyor, Gözlerini hatırlıyorum. Kahveni, toprağını Mazi kalbimde bir yara Ne kadar eski, ne kadar âlâ
Atilla İlhan
"Fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor Eski zamanlardan bir cuma çalıyor Durup köşe başında deliksiz dinlesem... Sana kullanılmamış bir gök getirsem Haftalar ellerimde ufalanıyor Ne yapsam, ne tutsam, nereye gitsem? Ben sana mecburum, sen yoksun"
ben eski kafalıyım tulipwa saksıda cam kenarında çiçek severim kitap kokusu severim mesela sevdim mi karahindiba kadar çok severim çayı demlikte fokur fokur severim yere bakmayı değil göğe bakmayı severim ama en çokta seni severim ben eskileri seviyorum birde eskimeyen gülüşünü. belki de eskilerden olduğum içindi bu fark edilmeyişim..
"EVLENMEK BİR mahâret DEĞİLDİR! "demişim
Üç yıl kadar önceydi. Yaşadığı bütün sıkıntıları ve evliliği devam etsin diye verdiği mücadeleyi bildiğim, çok sevdiğim bir arkadaşım boşanma aşamasındaydı. Tuzu kuru bazı kadınlar tarafından, boşanma kararına gelen eleştirileri anlatmıştı telefonda. Öyle çok öfkelenmiştim ki, üç beş takipçili, kendi kendime takıldığım tiwitter sayfamda bu yazıyı
Sait Köşk

Sait Köşk

@Aybebe
·
31 Temmuz 2022 13:33
Evlenmek bir maharet ya da beceri değildir. Nasiptir, kısmettir. Sen harika bir insan olduğunu için iyi bir eşe sahip değilsindir, o senin şükür imtihanındır. Çünkü nice harika insanlar nice ahlâksızla evlidir ve onun evliliği sabır imtihanıdır. Evlilik birileri için toz pembe bir hayat sunarken, bazı iyi insanlar için azaba dönüşebilir. Bu azab sadece kadının ya da adamın tek taraflı iyiliği, ciciliği, ya da çabasıyla bitmez. Evliliği biten her adam ya da kadın suçlu, beceriksiz de değildir. Bazen iki iyi insan da anlaşamaz. Ayşenur Kırcalı
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.