214 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Kurtuluş Savaşı'nı anlatan roman denince akla ilk gelenlerdendir Yaban. Ancak öyle cepheyi anlatmaz. Milli Mücadele'nin arka planını verir. 1. Dünya Savaşı sırasında tek kolunu kaybeden Ahmet Celal'dir anlatıcı. Emir eri Mehmet Ali'nin davetiyle İstanbul'u terk ederek Prosuk Çayı yakınlarında Sivrihisar civarlarında bir köye gelir anlatıcı. Burada
Yaban
YabanYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202144,8bin okunma
446 syf.
·
Puan vermedi
·
16 günde okudu
İki dünya savaşı arasındaki dönemin Almanya'sında geçiyor roman. Fakirlik, Yükseliş ve Kriz başlıklı üç bölümde dönemi kahramanların hayatları döngüsünde sosyal , psikolojik, ekonomik ve politik yönden de anlatmış oluyor yazar. 1920'lerde kocasının ölümünden sonra kırsal yaşamlarını terk ederek kente gelen anne ve üç çocuğu fakirliğin pençesinde yaşamlarını sürdürürlerken , annenin hayatta kalma mücadelesi, intihara teşebbüs etmeye varan çaresizligi, evin büyük oğlu Karl 'ın ailenin kurtuluşu için kendi varlığından kopuşu, varlıklı dayının desteği ile Karl 'ın ve ailesinin yükselişi sonrasında başlayan ekonomik krizle birlikte çöküş. Bölümler arasında Karl karakterinin başkalaşımı o kadar keskindi ki aynı kişi olduğundan emin olamıyor insan. Kitap boyunca Alman disiplini olarak da bildiğimiz o katı ve soğuk hava bana Karl üzerinden özellikle eşi Julie ve Karl'ın kalesi olan ev metaforunda fazlasıyla yansıdı. Kitabın başlarında Karl'ı sokak hayatına çeken Paul'e ne olduğu okuma sürecinde hep bir soru işaretiydi ,ki kitabin sonunda işçi hareketinde ortaya çıksa da bana göre bazı karakterler ve süreçler romanda havada kaldı. Zor bir okuma oldu diyebilirim, yer yer sıkılıp bırakmayı da istemedim değil.
Acımak Yok
Acımak YokAlfred Döblin · Everest Yayınları · 201943 okunma
Reklam
Alıntılardan Seçmeler _Yüzyılın en korkunç despotu II. Abdülhamid, çağ dışı imparatorluğun sultanıdır. Bu despot, bütün tebaası üzerinde yaşam ve ölüm yetkisini tek başına elinde tutmakta, zindanlarda Türk aydınlarını boğdurtmakta, bir kısım azınlıklarla birlikte kendi öz oğullarını da acımadan öldürmekte, hareminde de binlerce kadını kendi keyfi
240 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Merhaba siz güzel insanlar, Yazarı ilk defa okuyup vay be diyeceğim konuları buradan idrak etmek hiç de kolay olmadı benim için. Sevgili Arsız Ölüm, birçok farklı noktadan toplumsal cinsiyet rollerinin hangi bireylerle nasıl ilişkilendirildiğini gözler önüne sermektedir. Latife Tekin’in bu kitabı, bütün bu toplumsal cinsiyet rollerini,
Sevgili Arsız Ölüm
Sevgili Arsız ÖlümLatife Tekin · İletişim Yayınevi · 20137,2bin okunma
KAYBOLAN DEĞERLERİMİZ
Yerli-yabancı bilim adamlarının üzerinde ittifak ettikleri bir konu var ki o da Kerbela sonrası 8, 9 ve 10. asırların Müslümanlar için Altın Çağ olduğudur. Önemli bir şarkiyatçı olan Marshall G. S. Hodgson, ‘Dünya Tarihinde İslam’ adlı kitabında şöyle der:  “Hz. Muhammed’in 632’deki vefatından neredeyse hemen sonra, Müslümanlar Nil’den Amu
197 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kitap, Prendick'in başından geçen bir hikayeyi anlatıyor. Prendick, batan gemisinden sonra kendisini başka bir gemide bulunca, orada kısa süre kabul görse de kaptanın aşırı tavırlarından dolayı gemiden atılır. Bundan dolayı o konumdaki en yakın adada, daha önce gemiye alınmasını sağlayan Montgomery tarafından bir adaya alınır. Daha sonra bu adanın gariplikleri ortaya çıkar. Ada, Moreau adındaki, etik dışı deneylerinden dolayı toplumdan dışlanmış olan bir doktorun çalışmalarına ev sahipliği yapmaktadır. Bu adada çok değişik yaratıklar bulunmaktadır. Prendrick başlangıçta bu yaratıkların insanların hayvanlaştırılması sonucu ortaya çıktığını sansa da aslında durum daha farklıdır: hayvanlar insanlaştırılmaya çalışılmaktadır. Kitabın ilerleyen kısmında bu yarı insan yarın hayvan yaratıkların yaşayışları, Moreau ve Montgomery'i Tanrı yerine koyup onlar etrafından bir din anlayışını (onların da zoruyla) uygulamaları dikkat çekici ayrıntılar. Bununla beraber Moreau, ne yaparsa yapsın bu yarı insan yarı hayvan yaratıkların zaman içinde içindeki "hayvanlıkların" baskın gelmeye başladığını ve sürecin tersine döndüğünü belirtmiştir (ve nihayetinde kendisi de bu hayvanlaşan güçlü yaratıklar tarafından öldürülmüştür). İyi bir kitap, kısa sürede okunabiliyor ve sonraki sayfayı merak ettiriyor. Ama maalesef şu Wells kitaplarındaki konu başlığıyla spoiler verme işini bir türlü anlayamadım. Sonraki bölümde ne olacağını şak diye anlayınca biraz keyifsiz oluyor açıkçası. Sonuç olarak kitabı ilgilisine öneririm.
Doktor Moreau’nun Adası
Doktor Moreau’nun AdasıH. G. Wells · İthaki Yayınları · 20187,7bin okunma
Reklam
504 öğeden 221 ile 230 arasındakiler gösteriliyor.