Kızın dudaklarından tek bir söz çıkmadığı halde onu çok iyi anlamıştı ve içinde sıcak akan bir sel gibi yakıcı bir merhamet yükseldi, çünkü o böylesine sert, öfkeli ve tehditkar bir inadın ne kadar acı verdiğini biliyordu; çünkü bu inat armağan etmek isteyen, ancak kendini reddedilmiş hisseden bir sevgiydi, sevginin büyük ve anlaşılmaz kılıfıydı.