Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Paşa tek tek karşısında duran Mehmetçiklerin gözlerine, soyulan yüzlerine, burunlarını ve kulaklarına baktı. Sonra toz içinde kalan asker elbiselerine, dolaklarına, delinen potin ile yırtılan çarıklarına dikkat kesildi. İçi sızladı. Yüreği burkuldu. Gözleri doldu.
Reklam
Gururluydu. Şerefliydi. Yürürken onda " Çöl Kaplanı' nin heybeti vardı. Bir Çöl kaplanı gibi kükremişti. İngilizler, paşaya bir daha "üniformanı çıkar" diyemediler...
Sayfa 250
Bu cümleler beni bugüne geri getirdi.
Hey koca çınar misali devletim, ayakta ölen çınar! Nerede gölgende bahtiyar olanlar? Gövdenin her yanını kurtlar sarmış. İnsafsızca kemirmekteler.
Sayfa 21
İsmet Paşa'ya baktı: "Siz de ordulara yazılı emri veriniz. 26 Ağustos Cumartesi sabahı düşmana taarruz edeceğiz." Üç yüz yıldır verilmemiş bir karar ve emirdi bu. Ayağa kalktı. Başta Y. Şevki Paşa olmak üzere hepsi ayağa fırlayıp esas duruşa geçti. Nurettin ve Fahrettin Paşaların gözleri dolmuştu. "Paşalar! Gazanız Mübarek olsun!"
Sayfa 598Kitabı okudu
Reklam
28
Fahrettin Paşa dedi ki" Onca haine ve bilgisizlige rağmen Medine belki tek başına yaşayamaz ama tarihe yazdırdığı özgürlük destanı her zaman yaşayacak ,asker gibi askerlerin anıları asla unutulmayacaktır ."
Sayfa 433Kitabı okudu
"Unutma ki her umutsuzluğun açılacağı bir umut kapısı vardır.Hüner bu kapıyı farkedebilmektir."
Sayfa 396Kitabı okudu
Fahrettin Altay Paşa yağmur yağarken kağnıyı taşıyan bir kadının sırtında çocuğu olduğu halde battaniyeyi kağnının üstünü örttüğünü görmüştür. O an paşa sorar, "Neden çocuğunun üstünü örtmedin?" Kadın, paşaya "Bu mermiler devlet malı, çocuk ise benim" der.
1.000 öğeden 971 ile 980 arasındakiler gösteriliyor.