Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hars,millî olduğu halde,medeniyet beynelmileldir(milletlerarasıdır).Hars,yalnız bir milletin dinî,ahlâkî,hukukî,muâkalavî,bediî,lisanî,iktisadî ve fennî hayatlarının ahenkdar(ahenkli) bir mecmûasıdır(bütünüdür).Medeniyetse,aynı ma’mureye(medeniyet dairesine) dâhil birçok milletlerin içtimâî hayatlarının müşterek bir mecmûudur(toplamıdır).
Sayfa 46 - ÖtükenKitabı okudu
"Türklük rençberlik demek oldu."
İktisadi ve içtimai hakimiyetler başka unsurlara geçtiği sırada Türk, bir şey kaybettiğini anlayamıyordu. Çünkü onun nazarında yalnız Osmanlı milletini takip eden sınıflar vardı. Kendisinin bazı sınıflardan -velev ki bu sınıflar zamanımızda en ehemmiyetli tabakaları teşkil etsin- çıkarılmasına hiç ehemmiyet vermiyordu. Memlekette iktisadi ve fenni sınıfların vücudunu kafi görerek kendisinin bunlardan hariç kalmasında bir beis göremiyordu. İşte bu gidişle, Anadolu'da bir halk yahut ahali suretinde bir Türklük kalmadı. Türkler memur ve rençber sınıflarına inhisar ettiler (sınırlı kaldılar). Memurlar da bir nevi zihni rençberler demek olduğu için Türklük -içtimai manasıyla- rençberlik demek oldu.
Sayfa 15
Reklam
Bir toplumsal kurul aynı amaca bütün kadınları ve erkekleriyle birlikte yürümezse, gelişmesine fenni olarak ve bilimsel olasılık yoktur.
Sayfa 11 - MUSTAFA KEMAL ATATÜRKKitabı okudu
Kendi üniversitelerimiz ve fenni müesseselerimiz olmadıkça eğitim ne İslami olur ne de kitlelere hitap edebilir.
Ülkede üniversiteler ve fenni müesseseler kurmak ve ihtiyaca uygun şekilde ülkeye dışarıdan eğitimci ve profesörler getirmek yerine, çocuklar yabancılaştıkları ve ahlaken zehirlendikleri dış dünyaya gönderiliyorlar.
İsanın fenni ne? Mucize elbet! Hatırlar incili bilenleriniz: Zekeriyle balık tuttuydu hazret İman kuvvetine bakın hele siz!
Reklam
BAŞINA GELSİN DE GÖR
Bana ta'n eyledün gîsūya bend oldun diyü zahid Senün de başına gelsün de bil sevda ne müşkildür
Bir seyl-i hurûşân ki çıkar semt-i 'ademden Bir sür'at-i sâkitle akar sû-yı fenâdan
Bir 'ârif-i billâha edip 'arz-ı dehâlet, Fermân-ı ilâhî ne ise eyle itâ'at.
Tahsîl-i kemâl eyle hakîkatte edib ol, Yoksa bir șeref var sanma zî udebâdan
Reklam
Gâfil göremez cûșiş-i deryâdaki sırrı Erbâb-ı nazar nem kapar emvâc-ı hevâdan
Eyitmez bu revişler seni menzil-res-i maksûda Tahsîle çalış meslek-i Hakk'ı 'urefâdan
Nâ-hak yere bir mûrçenin gönlünü kırma, Kâm almağa arzû-keș isen feyz-i Hudâ'dan
Hakk`dan geleni her ne ise hak kabûl et Ayrılma murâd ister isen bâb-ı rızâdan.
Her șeyde musîb olduğunu eyleme da'vâ; Hâlî kalamaz nev'i beşer sehv ü hatâdan
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.