"Her insan gibi onun da hayatında elbette doğrular ve yanlışlar, günahlar ve sevaplar, zaferler ve yenilgiler, öfkeler ve pişmanlıklar olacaktı. Neden olmasın ki? Ne ki onun bütün istediği ve hemen her fırsatta ifade ettiği, milletinin, halkının onu olduğu gibi bilmesi, insan Atatürk'ü görmesiydi."
Sayfa 59 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Bir yönetimin kötü olduğunu belirten bazı kriterler vardır. Bunlardan biri milletin mutlu ve güvenli kılınması diğeri ise hür ve bağımsız olmasıdır. Bu ilkelere uyan yönetimlere iyi, uymayanlara ise kötü diyebiliriz. Milli egemenliğe dayanan rejimlerin ölçüsü, siyasi partilerle, serbest seçimlerdir."
Sayfa 818 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Yeni Türkiye'nin ilk ve en mühim düşüncesi, siyasal değil, ekonomiktir. Biz, dünya tüketiminin olduğu gibi, üretiminin de bir parçası olmak istiyoruz."
Sayfa 867 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Ortaokula gelene kadar Mustafa'ydı...
Matematik yeteneğiyle Mustafa Kemal oldu...
Emperyalizmi dize getirdi, Gazi Mustafa Kemal oldu...
Yüzlerce yılın kökleşmiş alışkanlık ve geleneklerini yıktı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk oldu... Türk halkı ona, "Atatürk," dedi.
Türkiye'de doğan ve parlayan yıldız, bize izleyeceğimiz yolu gösterdi, "Fikrimizin Rehberi" oldu.
Sayfa 1038 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Ekip lazımdır, yani tek başına bir kimseye bütün başarılar yüklenemez. Onu organize etmek lazımdır ki bir başarıya ulaşabilsin! Ben ne yaptı isem arkadaşlarıma dayanarak, milletime dayanarak ancak bu işleri yapabilmişimdir. Yani tek başıma bana atfedilemez."
Sayfa 1084 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ama Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşayacaktır."
Sayfa 1148 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Mal ve mülk, bana ağırlık veriyor. Bunları, soylu milletime geri vermekle büyük bir ferahlık duyuyorum. Zenginlikten ne çıkar; insanın sereveti kendi manevi şahsiyetinde olmalıdır."
Sayfa 1156 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar, iktisadi zaferler ile taçlandırılmazlarsa, meydana gelen zaferler yaşayamaz, az zamanda söner. Bu itibarla en kuvvetli ve parlak zaferimizin bile temin edebildiği ve daha edebileceği faydalı sermayeleri tespit için iktisadımızın, iktisadi egemenliğimizin temini ve sağlamlaştırılması ve geliştirilmesi gerekir."
Sayfa 855 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Memleketi iklim, su ve toprak verimi bakımından ziraat bölgelerine ayırmak gerekir. Bu bölgelerin her birinde köylülerin gözleriyle görebilecekleri çalışmaları için örnek tutacakları verimli, modern, pratik ziraat merkezleri kurmak gerekir."
Sayfa 859 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Türkiye sahibi ve efendisi kimdir? Bunun cevabını derhal birlikte verelim: Türkiye'nin asıl sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, mutluluk ve servete hak kazanan ve layık olan da köylüdür. Bu nedenle, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükumetlerinin izleyeceği yol, bu temel amacı sağlaması yönünde olmalıdır.
Sayfa 855 - Alfa Yayınları 1948 İnceleme - Araştırma 34Kitabı okudu
"Mustafa Kemal Paşa 1918'de Geldikleri Gibi Giderler!" demişti;
*
"Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanı şaşırtacak bir mahiyet alır"
Mustafa Kemal Atatürk
(Hasan Cemil Çambel, T.T.K. Belleten, Cilt: 3, Sayı: 10, 1939, S. 272)
drive.google.com/file/d/0B7liBn5...
*
Yapacağım
Ülkemizde hâlâ Atatürk'e sığınılarak yürütülen din düşmanlığı yanında bir de dine sığınılarak yürütülen Atatürk düşmanlığı vardır.
Sayfa 1079Kitabı okudu
Atatürk'ün cenaze namazı 19 kasım 1938 cumartesi sabahı saat 08.10'da, Sarayın büyük salonunda kılınmıştır. Cenaze namazını kıldıran, daha sonra İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi olan Ord. Prof. Şerafettin Yaltkaya'dır.
Sayfa 1163Kitabı okudu