368 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Kitabımız gerilim, cinayet ve korku içeren bir kitap. Gecenin vakti mum ışığında okumanızı tavsiye edebilirim daha gizemli olacağı garantidir. Biraz konusundan bahsedeyim, 41 yaşındaki hemşire alzheimer annesiyle ilgilenebilmek için eski kasabasına gelir, geldiği gün bir cinayet işlendiğini öğrenir. Fakat bu cinayet, kadının küçüklüğünde başından geçen ve efsaneleşmiş bir cinayetle çok bağlantılıdır. Hemşirenin de dahil olduğu bu olayda cinayetin an be an çözümüne tanık olacaksınız. Okuyandan ziyade kitabı yaşayan olacaksınız...Kendi düşüncelerimiz ise; maalesef kitabın sonunu tahmin ettim.Olsun yine de güzel ve bir çırpıda biten bir kitap oldu. Bu yazarın kitaplarını genel olarak seviyorum, dili akıcı, laf kalabalığı yapmıyor ama olayın akışına kendini kaptıracağınız türde yazıyor. Bence alıp okumalısınız, eğer bu türü seviyorsanız pişman olmazsınız.
Söylemeyeceğine Söz Ver
Söylemeyeceğine Söz VerJennifer McMahon · Ephesus Yayınları · 20161,753 okunma
Türkü Hikayesi
#türkühikayesi #mağusalimanı Merhaba sevgili arkadaşlar. 🙋🏻‍♀️ Çok beğendiğim bir söz ile başlamak istiyorum hikâyemize.. Türküler yüreğimizin dili, başımızın sevda yelidir. Anadır, bacıdır, kardeştir, gurbete gidip dönmeyen oğul, hasret çeken yavukludur, Anadır, Anadolu’dur türküler" 🍀🍀 Arap Ali 1914 yılında Kıbrıs’ın Magosa kentinde,
Reklam
Alexis Carrel, ‘Hayat Hakkında Düşünceler’
“Modern insan maddeye üstünlük verdi. Ruhanî olanı ekonomik olana feda etti. Refahı kuvvete ve sevince tercih etti. Makinelerin ruhsuz kalabalığı içinde yaşamak için dedelerimizin toprağını, naciz dostlarını, hayvanları terk etti. Güneş altında dalgalanan buğdayları, ormanın dalgınlığını, gecenin sükûnunu, bitkileri, ağaçların ve suların ahenkli güzelliğini unuttu. Geometrik hatları olan katı yürekli şehirlere kapandı. Fabrikaların monoton çalışmaları içinde şahsiyetini kaybetti. Hayatın bütün kanunlarını zorladı. Bizim realiteden ayrılmamız o zaman başladı.... Biz bugün, bedenimizin ve ruhumuzun esaslı ihtiyaçlarına hiç bakmadan ilerliyoruz.... Düşünce, ancak ruhtan taşarsa yaratıcı olur. İlhamın derunî hayatın sessizliğine ihtiyacı vardır. Modern insan daha aşağı duruma düşmüştür. Çünkü bu ilham, modern insanda eksiktir. Medeniyetimizi tekrar kurmak için önce hayatın emrettiği modele göre kendimizi inşa etmemiz gerekir”
bir kıvılcım, ufacık bir kıvılcım bazen ansızın bu suskun, cansız kalabalığı içten parçalıyor birbirine düşürüyordu erkekler, birbirinin gırtlağına bıçak saplıyor kandan bir yatağın ortasında buluğa ermemiş kızlarla yatıyordu onlar, kendi vahşetlerine gömülmüştü ve ürkütücü günahkarlık duygusu kör ve budala ruhlarını felç etmişti idam törenlerinde daima urgan mahkumun gözlerini basınçla yuvalarından fırlattığı anda onlar kendilerine dönerdi yorgun ve yaşlı sinirleri şehvetli bir imgeyle sancırdı ama meydanların dört bir yanında fıskıyelerden dökülen sulara dalıp gitmiş bu küçük caniler görülürdü her zaman belki hala sönük gözlerinde, donukluğun derinlerinde su sesindeki saflığa inanmak isteyen yarı canlı, kırık dökük bir şey cansız bir kımıldanış vardı belki fakat ne sonsuz bir boşluk ... güneş ölmüştü ve yüreklerden havalanıp uçan o kederli güvercinin adının iman olduğunu bilmiyordu kimse ah, ey tutuklu ses umutsuzluğun heybeti bu lanetli gecenin hiçbir yerinden ışığa doğru bir tünel kazamayacak mı? ah ey tutuklu ses ey seslerin en sonuncusu ...
Kendi yazdığım CURCUNA adlı şiirim.07/02/2018
Curcuna gibiydi ortalık Sokak lambaları yanıyordu Kaldırımlar dopdoluydu Bu kalabalık hiç hayra değildi Gecenin bu saatinde Gece yarısı üç Bu kalabalığı çözmek güç... BUĞRA ER
Bir ara Seyit Ahmet Arvasi Hoca’nın da kürsüye gelmesi ve konuşması istendi. Asil adam, ağır ağır yürüdü. Ve kalabalığı bir müddet süzdükten sonra sadece şu cümleyi söyledi: “İslamiyeti kurtarmayı bırakın! İslamiyetle kurtulmaya bakın!” Halimiz hala bundan ibarettir. S. Ahmet Arvasi öğretmenliğinin ilk yıllarında başından geçen bir olayı
Reklam
98 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.