Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

meltem şen

Çok iyi benzetme
Ancak, ne kadar duyarlı ve makul bir muhakeme yürütüyorsa, aklî sıkıntısı da o kadar şiddetli ve kahredici bir hâl alıyordu. Bu, balta girmemiş ormanda kendine ev yapmak için ağaç kesmeye çalışan münzevinin hikayesiyle karşılaştırılabilir. O, baltasına yüklendikçe ormanda eskisinden daha çok ağaç büyüyordu.
Sayfa 15 - KarbonKitabı okudu
Reklam
Dickens'ın çalışmalarını zorlayan diğer engel ise çok daha tuhaftı: Büyük şehirden, sokakların hareketliliğinden mahrum kalmak. "Sokaklara ne kadar ihtiyacım olduğunu tahmin edemezsiniz. Sanki beynime çalışması için gerekli olan besini sağlıyorlar. Burada sakın bir yerde bir ya da iki hafta yazmaya devam edebilirim; fakat dinlenmem ve canlanmam için mutlaka bir günlüğüne Londra'ya gitmem gerekli. Bu büyülü fener olmadan yazmak, ilginç bir şekilde günden güne daha da zorlaşıyor. Etrafımda kalabalık bir hareketlenme olmayınca, kafamdaki figürler donakalıyor."
Sayfa 84 - Etkin YayıneviKitabı okudu
"Normalde sağduyulu olan insanların, siyasete gelince eşeğe dönüşmesini aklım almıyor."
Sayfa 83 - Etkin YayıneviKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bana içinde çok insan barındıramayacağım, sakin bir kalp verdiği için Tanrı'ya şükrediyorum."
Sayfa 55 - Etkin YayıneviKitabı okudu
Oliver Twist
Roman, Dickens'ın sadece İngiliz toplumunun farklı kesimlerindeki insanların tuhaflıklarını yansıtan özgün bir ressam, zeki bir güldürü yazarı değil, aynı zamanda toplumsal kurumların yetersizliklerinin ve toplumsal bozuklukların sert bir eleştiricisi olarak karşımıza çıktığı bir dizi eserin ilkiydi.
Sayfa 37 - Etkin YayıneviKitabı okudu
Reklam
Sürekli "Bir işi yapıyorsan en doğru şekilde yapmalısın!" derdi ve gerçekten de başladığı her işi sadece içtenlikle değil, aynı zamanda büyük bir hevesle yapardı.
Sayfa 30 - Etkin YayıneviKitabı okudu
Dickens'ın eserlerinin başlıca özelliği, aşağılanmışlara, sefillere ve fakirlere karşı takındığı sempatik tavırdır. Bu, insancıl bir düşünürün şefkat anlayışı değil, sevgi dolu bir insanın içten duygularıydı.
Sayfa 14 - Etkin YayıneviKitabı okudu
:D
Adamlar konuşmaya devam ettikçe, konu duygusallaşmaya ve yüce amaçlardan bahsetmeye döndü. Kârla alakalı bütün konuşmalar son buldu. Şimdi üçü de Kıvırcık'ı kendi yardımseverliğinden kurtarmaya çalışan yardımseverler hâlini almıştı. Kıvırcık'ın bir yardımsever olduğu konusunda ısrar ettiler. Dünya üzerinde kötü niyet içerdiğine dair tek düşünce bile olmadığına eminlerdi. Ahlakın yüksek ovası ve yamaçlarına tırmanıp yuvarlandılar, duygusallığın gerçeküstü denizlerinde boğuldular.
Sayfa 75 - KarbonKitabı okudu
"Şimdi karanlıklarda yaşıyor, her zaman gelgitli biriydi ama artık tamamen karanlıkta yaşıyor, ölü olduğunu kabul etmediği bir adamın gölgesinde kaldı."
Sayfa 52 - KarbonKitabı okudu
"Onun ruhundaki karanlık, ölümün karanlığıyla aynıdır."
Sayfa 49 - KarbonKitabı okudu
Reklam
Onun bakışları, meydan okurdu. Savaşa çağrı anlamında meydan okumaz, sakince, seninle ben eşitiz derdi...
Sayfa 31 - KarbonKitabı okudu
Benek
O gözlere bakmak, bir insanın ruhuna bakmak gibiydi; gördüklerim beni ürkütüyor, aklıma reenkarnasyon fikrini getiriyordu. Size gerçekleri anlatıyorum, o köpeğin gözlerinde mühim şeyler vardı, bir mesaj olduğunu seziyordum ama anlayabilecek kapasiteye sahip değildim.
Sayfa 30 - KarbonKitabı okudu
—insan arzuladığı şeye inanmak ister—
Sayfa 132 - İş KültürKitabı okudu
O uzun, tereddütsüz bakış sırasında birbirimizin yüreğinin derinliklerini yokladık. Artık aramızda şüphe ya da güvensizlik olamazdı, artık yalanlar ya da yanlış anlamalar olamazdı.
Sayfa 41 - İş KültürKitabı okudu
Her neşesiz sabah gözüme çarpan ilk şey onun evinin çevresinde salınan ve bana çılgınca gel gel yapan uzun kavak ağaçlarıydı. Geceleyin gördüğüm son şey ise kütüphanesinin defneler arasında yıldız gibi parlayan sabit ışığıydı.
Sayfa 37 - İş KültürKitabı okudu
2.996 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.