İsmail Güzelsoy’un “Fenni Sihirler” serisindeki ikinci kitabı. Kitap; “Bir gün, hoca efendi bir kitapta ‘Maymun fuhşa âlet olur’ diye bir bend okumuş, asabiyetinden ateş kesilmişti; hemen arkasına binlerce insan toplayarak Azapkapısı çarşısına gitmiş, maymuncu dükkânlarını basmış, ne kadar maymun varsa yakalatıp biçare hayvanları oradaki ağaçlara astırarak idam ettirmişti.” Reşat Ekrem Koçu’dan yapılan bu alıntıyla başlayan roman kitabın da başlangıç noktasını oluşturuyor.
Toplu katliamdan kaçan Leylifer isimli maymun ile başlarda benim maymun sandığım küçük çocuğun hikayesini okuyoruz. Önceki romanlarından İsmail Güzelsoy’un geniş imgelemini, fantezi dünyasını bilenler için tatlı bir tebessümle okuduğuna eminim :)
Yazar kitabını meddah anlatımında işlemiş. Gerçekle hayal iç içe ve gerek meddahlık ve Direklerarası, gerekse mahyacılık böyle ballandırılarak anlatılmış.
Osmanlının Frenkstein’i Akif Efendinin hikayeye dahil olmasıyla romanın akış hızı değişiyor. İçinde entrikalar, sırlar ve tabi ki de aşk yer buluyor. Aşk, macera, polisiye, gizemi, bir romanda olabilecek tüm konularla ustalıkla harmanlanmış kitabın sonu içimi dağlasa da yine tipik İsmail Güzelsoy eseri ortaya çıkmış. Mutlaka okumaya devam edeceğim yazarlardan olmasını perçinleyen kitap.
İyi okumalar…