Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

48 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Gotik Atmosferde Seyreden Psikoloji Temalı Bir Öykü: Kum Adam
1776’da doğan Ernst Theodore Amadeus Hoffmann, hukuk eğitimini bitirmesinin ardından uzun yıllar müzik alanında çalışmıştır. Belirli dönemlerde devlet memurluğu, 1814’e kadar da müzik eleştirmenliği, öğretmenliği ve yönetmenliği yapan
E. T. A. Hoffmann
E. T. A. Hoffmann
’ın “Amadeus” ismi Mozart sevgisinden gelmektedir. “Wilhelm” isminin yerine Amadeus’u ekleten Hoffmann, 1814 yılından itibaren kendisini edebiyata adamıştır. Alman Romantik edebiyatının önde gelen isimlerinden biri olarak anılan yazarın öykülerinden birçoğunun gotik bir atmosferde seyrettiğini söylemek mümkün. Bu açıdan, kendisinden sonra bu türün sırtlayıcısı olan
Edgar Allan Poe
Edgar Allan Poe
ve
H. P. Lovecraft
H. P. Lovecraft
gibi yazarların öncülü ve aynı zamanda ilham kaynaklarından biri olduğu söylenebilir. Düşle geçeği birbirinin içine geçiren fantastik öykülerin usta ismi olarak anılan Hoffman’ı,
Stefan Zweig
Stefan Zweig
şöyle tanımlıyor: “Duman ve düşten biçimlenmiş, kişileri fantastik olan dünya dışı bir dünya.”
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
ise Hoffman’ı,
Homeros
Homeros
ve
Friedrich Schiller
Friedrich Schiller
ile birlikte anarak yazara olan saygısını ifade etmiştir. 1822’de yakalandığı bir hastalığın ardından bir yazarın en verimli olabileceği yaşlardan birinde, 46 yaşında Berlin’de hayata gözlerini yuman Hoffmann arkasında birçok öykü ve roman bıraktı. Onlardan en meşhur olanlarından biri ise yine doğaüstünün cisimleşmesi olarak adlandırabileceğimiz, adeta gerçeklikle dalga geçtiği öykülerinden biri olan “
Kum Adam
Kum Adam
”dır. Ünlü psikanalist
Sigmund Freud
Sigmund Freud
’un da okuduğu ve etkilendiği öykülerden biri olan Kum Adam, fantastik, gotik ve bilimkurgusal unsurlar barındırıyor. Freud, Hoffmann’ın öyküsünü bir makalesinde uzun uzun irdeleyerek “tekinsizlik” kavramını geliştirir ve bir insanın çocukluğunda yaşadığı korkutucu olayların ve bunun sonucundaki bastırılan duyguların yetişkinlikte de peşini bırakmayacağını ifade eder. Hoffmann’ın öyküsünde işlediği tema da tam olarak budur. Nathanael, çocukluğunda annesinden sık sık tekinsiz öyküler dinlemektedir. Bir an önce uyuması için anlatılan bu öykülerden biri de Kum Adam isimli bir karaktere sahip olan tedirgin edici öyküdür. Kum Adam’ın gelip gözlerini oyacağını düşünen Nathanael bu öyküden bir hayli korkar. Annesine gerçek olup olmadığını sorup sadece uydurma bir karakter olduğunu öğrendiğinde dahi buna inanamaz, Kum Adam onun için etten kemikten var olan son derece gerçekçi bir canlıdır. Zihnindeki “yaratık” imgesini, babasının ölümüyle de ilişkilendiren Nathanael, artık yetişkin bir insan olmasına rağmen sık sık bu korkutucu durumla karşı karşıya kalır ve arkadaşı Lothar’a bir mektup yazarak durumu bildirir. Sevdiği kadın Clara’nın da bu durumdan haberi olur ve giderek melankolik bir ruh haline bürünen Nathanael, karamsar edebi metinler yazar. Profesör Spalanzani, Olimpia, Coppola gibi karakterlerin de dahil olduğu öykü giderek karmaşık bir hal alır. Dikkatle takip edilmesi gereken öykünün finali de yine insanın içimi burkacak cinsten. Korku gerilim, gotik ve psikolojik öykü okumaktan hoşlanan herkesin beğeneceğini düşündüğüm bu öykü, Hoffmann’ın en iyi öykülerinden biri şüphesiz. Yine Hoffmann’a ait olan ve Türk edebiyatının değerli kalemlerinden
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
’nin çevirdiği “Duka ile Karısı” isimli öyküyü de “
Üç Romantik Hikaye
Üç Romantik Hikaye
” adlı bu kitaptan okuyabilirsiniz. Ayrıca Sabahattin Ali'nin bu kitapta Hoffmann için yazdığı şu cümleleri de incelemeyi tamamlaması açısından buraya eklemek istiyorum: “Fakat hayatı yine karışıktı, kendisi gibi serseri ruhlu şair, muharrir ve aktör arkadaşlarıyla meyhanelerde sabahlıyor, zekâsını ve kabiliyetini çürütüyordu. Daima hareket halinde olan muhayyilesi hakikatlerden ziyade vehimlerin pençesindeydi. Bu içki âlemlerinde en güzel nüktelerini, hikâyelerini harcıyordu. Nihayet, şarap parası bulmak için yazmaya başladı. Adeta içebilmek için yazıyor, yazabilmek için de içiyordu.” Öyküyü birkaç farklı yayınevinden okumak mümkün. İthaki Yayınları'nın Karanlık Kitaplar dizisinde, İş Bankası Kültür Yayınları'nın da Hasan Ali Yücel klasikler dizisinde yayımladığı öykü Cem Yayınevi'nden de okunabilir. Can Yayınları ise yalnızca bu öyküye yer verdiği kısa bir kitapçık şeklinde yayımlıyor. Lacivert Klasikler dizisinde yer alan öykünün çevirmenliğini
Ersel Kayaoğlu
Ersel Kayaoğlu
üstleniyor. Keyifli okumalar dilerim.
Kum Adam
Kum AdamE. T. A. Hoffmann · Can Yayınları · 20211,125 okunma
··
2.129 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.