1-Papalagi de yoksuldur, çünkü o tam bir "şey" düşkünüdür, "şey"leri olmadan yaşayamaz. (47)
2-Bir Avrupalı'ya sevginin tanrısından söz edecek olsan, yüzünü buruşturur ve güler. Senin düşüncenin yalınlığı ile alay eder. Ama pırıl pırıl bir yuvarlak metal ya da koca bir ağır kâğıt uzatacak olursan, o an gözleri parıldar ve dudaklarının arasından salyalar akar. Onun sevgisi paradır, tanrısı paradır. (36)
3-Zavallı, şaşkın Papalagi'yi bu çılgınlıktan kurtarmalıyız. Zamanını geri vermeliyiz. O küçük, yuvarlak zaman makinelerini parçalayıp, ona, güneşin doğuşundan batışına kadar bir insanın kullanabileceğinden çok daha fazla zaman olduğunu anlatmalıyız.(57)
4- ... Ama Tanrı onlara yine de uzaktır. Tek işi Tanrı'dan söz etmek olanların bile içinde değildir Tanrı. / Tanrı'yı gücendirmeden şunu rahatça söyleyebilirim: Bizler, adaların çocukları, yıldızlara, ateşe taparken, Papalagi'nin şimdiki halinden daha kötü değildik. (98)
5-İnsan yanlızca el, yanlızca ayak ya da yanlızca kafa değildir, bunların hepsi bir bütündür. El, ayak ve kafa bir arada olmak ister. İnsanın yüreği, ancak bütün organları ve duyuları bir arada hareket ediyorsa sağlıklı, mutlu olabilir, yoksa bir bölümü canlı diğer bölümleri öldüyse asla.(77)
Murat senin incelemede yaptığın başlıklar için kendimce uygun gördüğüm alıntıları numaralandırarak yazdım , umarım doğru mesajı vermene bir katkısı olur.Sanırım en uzun yorumumu yapmak üzereyim :)
Bu kitabı okumuş olduğum halde daha önce sitede kitapla ilgili yapılmış incelemeleri okumuştum ama okuduğum en iyi inceleme bu okumadıklarım hariç değil :)
Kitabı okurken kendimi eleştirmiş, bağımlılıklarımı sorgulamış ve bakış açımdaki açıkları çok net farketmiştim. Yani o an biri çıkıp ben Tuiavii dese onu şef, reis, önder ilan edecek kıvama gelmiştim ki kendine gel aslixan dedim bakış açına , kendine mukayyet ol şimdide Tuiavii’ye mi
bağlanacaksın son anda kurtardım kendimi :)))
Günün koşullarına baktığımızda çok fazla uyaran var bunların hepsinden kendimizi korumak zor haliyle ama hepimizin hayatlarına birer ölçü gerekiyor buna bütün aklım ve yüreğimle katılıyorum. Ölçü birimimizin ne olması gerektiği konusundaki net bir fikrim yok bence herkes kendi birimini yaratmalı ve kullanmalı.
Dilerim günün birinde daha fazla istemeyi bırakır, para, para, para diye yaşamaktan vazgeçer , daha fazla zaman hastalığından kurtulur , yarattığımız tanrılarımızı bir kenara bırakıp Tanrı'nın bizim yaratılışımıza katkı sunmasına fırsat verir ve "biz" olarak yaşamayı öğrenir hem kendimizi hem de toplumun bütününü daha iyi yapmak için uğraşır ve bunu başarırız..
Emeğine sağlık okuduğum şeyden , anlattığından ve verdiğin mesajdan memnunum. :) Teşekkür ederim :)