Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
"İçim her gün öl­dürmelerle dolu benim ... "
Merhaba Dostlar.
Osman Şahin
Osman Şahin
etkinliğinin okuduğum ikinci kitabı ile sizlerleyim. Ama okuduklarımı size nasıl anlatacağım bilmiyorum. Nolacak canım yaz bir şeyler olsun bitsin dediğinizi duyar gibiyim. Ama öyle değil maalesef. Ne demek istediğimi ancak okuyanlar bilir. Etkinliğe başladığım ilk gün 3 kitabın okuma oranlarına bakmıştım.
Kolları Bağlı Doğan
Kolları Bağlı Doğan
kitabının okuma sayısı 20'yken, incelemeyi yazdığım sırada 58 olmuştu. Etkinlik başladığından beri 38 kişi daha bu acılarla, işkencelerle dolu kitabı okumuştu. Okurken en çok da genç arkadaşları düşündüm. Acı nedir bilmeyen o gencecik yürekleri bu acıları okumaya nasıl dayandı? Kitabı okuyan @Hireath_ 'a "Nasıl okudun?" diye sormadan edemedim. "Zar zor okudum, ama yüzleşmek gerek" dedi. Doğru yüzleşmek gerek. O genç yürek bu kitabı okumaya dayanabiliyorsa herkes dayanır. (Bu arada Osman Şahin kimdir diye merak edenler
Yeraltında Uçan Kuş
Yeraltında Uçan Kuş
kitabına yaptığım incelememi okuyabilir. #84258540) Osman Şahin, 1978 yılında Aydınlık gazetesinde yayımlanan bir kitap tanıtım yazısı yüzünden 3 Numaralı Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nde yargılanarak, 142. maddeden 1,5 yıl hapis cezasına mahkûm olur. 1983'te Şile ve Yalova cezaevlerinde yatar. Peki Osman Şahin'in yargılanmasına neden olan bu 142. maddenin içeriği nedir? 142. MADDE 12 Eylül döneminde var olan, daha sonra yürürlükten kaldırılan bir maddedir. 141. maddede “proletarya sınıfı”nın (işçilerin) diğer sosyal sınıflar üzerine tahakkümünü tesis etmeyi hedefleyen kişi ve örgütleri cezalandırıyordu (komünist, sosyalist örgütlenmelere üye olmayı) 142. maddede ise 141’deki suçun propagandasını yapmayı cezalandırıyor (komünizm propagandası yapma) (Bu arada Sovyetler’in dağıldığı, komünizm tehlikesinin geçtiği 1991 yılında, 141 ve 142 TCK’dan çıkartıldı. 141 ve 142’nin kaldırıldığı gün, Terörle Mücadele Kanunu (TMK) kabul edildi.) Yani Osman Şahin, propaganda yapmış olduğu düşünülerek yargılanmıştı. Kitabı tanıttığına göre kitabın propagandasını yapmış oluyor bu durumda. O dönemde gözünün üstünde kaşın olması yeterliydi. Ülkede sıkı yönetim vardı çünkü. İçeri almak için bahane çoktu. 12 EYLÜL DARBESİ Dün 40. yılı olan 12 Eylül darbesinin faturası ülkemiz için çok ağır oldu ve bu işkence dolu yıllar yaklaşık dokuz yıl sürdü. Şimdi size bazı rakamlar sunacağım. (Bu rakamlar resmi rakamlardır.) 650.000 (Gözaltına alınan kişi sayısı) 230.000 (Yargılanan kişi sayısı) 300 (Ölen kişi sayısı) 171 (İşkenceden ölen kişi sayısı) 50 (İdam edilen kişi sayısı) 43 (İntihar eden kişi sayısı) Yazması ve okuması kolay gibi görünse de bu rakamlar bir dönem hayatları yok olan insanları anlatıyor. Özellikle Erdal Eren'i duymayan yoktur. O, 12 Eylül darbesinin hiç dinmeyen bir sızısıdır. Darbeciler 16 yaşındaki bir çocuktan çıkardılar bütün kinlerini. Hem de asmak için, 18 yaşını doldurmasını beklemeden yaşını büyüttüler. Darbeciler 18 yaşında deseler de o hep 16 yaşında kalacak, hiç büyümeyecek :(
Kolları Bağlı Doğan
Kolları Bağlı Doğan
Osman Şahin cezaevinde gördüğü, duyduğu, yaşadığı olayları 1996 yılında
Kolları Bağlı Doğan
Kolları Bağlı Doğan
adlı kitabında hikâyeleştirir. Okurken kaç kez elimden bıraktığımı bilmiyorum. Okuduklarımın hayali gözümün önüne geldikçe içim kaldırmadı. Nefes almak için kitabı her defasında elimden bırakmak zorunda kaldım. Okurken sayısız kez gözlerimden yaşlar boşandı. Yani demem o ki, kitap acılarla dolu işkenceleri anlatıyor. Yüreğiniz kaldırabiliyorsa okuyun. Okuyun ki, 12 Eylül döneminin insanlara yaptığı zulmü öğrenin. Biz zaten biliyoruz diyenler de okuyarak o acıyı hissetsin. Ben bildiğim halde yaşanan acıları bu denli hissetmemiştim. Öyle acılar düşünün ki, acılara dayanamayıp intiharı göze alanlar var "Birkaç gün önce kızlardan biri, yapılan işkencele­re dayanamamış, işkence odasının bulunduğu kattan aşağı atmıştı kendini." (s.55) Kitabımız her ne kadar 12 Eylül darbesi ile içeri atılanların yaşadığı işkenceleri anlatsa da siz de biliyorsunuz ki, çok yakın bir zamanda aynı olaylar yaşandı. "Benim de sırtıma, başıma, enseme coplar inip kal­kıyordu. Korumak için elimi başıma, enseme koydu­ğum zaman, coplar elimin üstüne iniyor, damarlı elle­rimin içinde ve dışında ceviz büyüklüğünde kan balon­cukları oluşuyordu. (s.98) Ali İsmail Korkmaz bize adeta yediği darbeleri anlatıyor. O hep 19 yaşında kalacak, hiç büyümeyecek :( Osman Şahin kitabında çok kişinin yaşadığı acıları anlatıyor. ŞİFRELİ ÖTER KEKLİKLER "Dilerim, bu başıma gelenler başkalarının başına gelmez hiç." (s.122) diyor, evine sadece fazladan çay ve sigara aldığı için karakolda günlerce işkence gören Hilal Başpınar. MEMEDİ LEZGO, "Nere gitsem bela gelir beni bulur..." (s.141) Beladan ne kadar uzak durmaya çalışsa da adı çıkmış bir kere Siverekli Memedi Lezgo'nun. Neredeyse hayatı boyunca hapiste yatmış. Çıktığında ise çok acı bir olay yaşar. ÖLÜM ÇİÇEĞİ ENO "Oturmayı kalkmayı bilen, söylediği sözün gidece­ği yeri bilen Eno. Yediği lokmayı garibanlarla payla­şan Eno." (s.153) Garibanın yanında olan Eno'yu yaşatırlar mı sanıyorsunuz. Yaşatmazlar tabii. Hücrede çürüsün diye her defasında bir bahane bulurlar. İlle de özür dilesin, müdürün ayağına kapansın isterler. Ama yiğit Eno onurundan taviz vermez. "Varsın, atıldığı hücre yedi kat yerin dibinde olsundu; onursuz olduktan son­ra cennette de olsan ne yazardı?" (s.154) PAMBUK BABA Yıllarca içeride kaldığı için dışarıya yabancı olan, salıverildiğinde ise içeri girmek için suç işlemeyi göze alan Pambuk Baba. "Beyim, be­nim evim burası. Ne olur beni salmayın dışarıya. Yok­sa bir suç daha işleyeceğim. Bunu siz de istemezsiniz değil mi?" (s.158 ) "Canı cehenneme rahat uyuyanın Kapısını örtenin perdesini çekenin" diyor Şükrü Erbaş. Okurken varsın uykumuz kaçsın, yeter ki insanlığımız kaçmasın. "Acı duyabiliyorsan canlı, başkasının acısını duyabiliyorsan insansın" diyor Tolstoy. Okuyalım ki, insan olduğumuzu anlayalım.
Osman Şahin
Osman Şahin
öyle bir yazmış ki, sanki işkenceyi yaşayan sizsiniz. Kendinizi kahramanın acısını duyarken yakalıyorsunuz. Bizlere Osman Şahin'i tanıtan
Gönül.
Gönül.
'ye, etkinliği düzenleyen
Ebru Ince
Ebru Ince
'ye yine teşekkür etmeden geçemeyeceğim. Teşekkür ederiz güzel insanlar. İyi ki varsınız. Seni unutmam mümkün mü
Demet
Demet
? İyi ki varsın :)
Kolları Bağlı Doğan
Kolları Bağlı DoğanOsman Şahin · Can Yayınları · 2010141 okunma
··
378 görüntüleme
Sibel okurunun profil resmi
Okumakta öyle zorlandım ki... İncelemeyi okurken de aynı hisleri duydum, yüreğinize sağlık hocam. Bir söz varya "Acı geçiyor ama acı çekmiş olmak geçmiyor." diye, geçmediğinin kanıtı bu kitaplar, okuduklarımız ve hissettiklerimiz...
Sultannn okurunun profil resmi
Asıl ben teşekkür ederim yorumun ve kitabı okuduğun için. Çok haklısın acı geçiyor ama yaşananlar hep duruyor.
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
14 öğeden 11 ile 14 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.