Avrupa'nın en büyük yüzölçümlü (ben bitişik yazacağım arkadaş) ülke tartışmamızda bir yemek kaybeden ortağım, bir şey yumurtladı bir gün. Dedi ki, ABD'de Yaratılış Kuramı yasaklandıktan sonra...Dur, dedim, yine bir şey yumurtladın yahu. ABD bırak bunu yasaklamayı, Şeytan Kilisesini bile kabul eder. Kaldı ki ABD'de yasaklar ancak anayasada tanımlananın dışına pek çıkmaz. Bu da, kişisel hak ve özgürlüklere yapılan bir eylem olmalı, dedim. Hatta, hızımı alamadım, mahkemede bile İncil'e el bastırıyor adamlar. Paralarının üstünde, tanrıya güvenirim, yazıyor üstelik, dedim. Uzun uzun laik-seküler farkını anlattım. Sonuç olarak bir yemek kaybettim. Adam haklı çıktı. Meğer A.Mahkemesi bir davayı böyle yorumlamış. Yumurtlayan benmişim meğer :)))
Çağrı Mert Bakırcı'yı Youtube'dan takip ediyorum bir de Evrim Ağacı sitesinden. Evrim konusunda olmasa da, üstyapının altyapıyı "kategorik" olarak dönüştürebileceği konusunda söylediklerine pek katılmıyorum. Biraz da Heidegger okuması gerektiğini düşünüyorum. O konuda geleneksel sol buluyorum kendisini. Ama, din-ateizm çatışmasını ısrarla Evrim Teorisinden uzak tutmaya çalışmasına çok değer veriyorum.
Allah uzun ömür versin, kıymetli çocuklar.
Evrim ve Görelelik konusunda sıkı bir birikimim olduğuna inanıyorum. Din ise, benim çok saygı duyduğum bir konudur.
Kalemine sağlık Sametciğim, illa da kaybettiğim yemeği hatırlatman lazımdı di mi? :)))