Bu kehanetin yapıldığı günden bu yana üç Demir Ökçe yüzyılı ve dört İnsanlığın Kardeşliği yüzyılı geçti ve bugün bizler oligarşinin yaptığı yollarda yürüyor, oligarşinin inşa ettiği kentlerde oturuyoruz. Evet doğru, böyle harika kentler yapmaya hâla devam ediyoruz, ama oligarşinin harika kentleri de bugüne kadar ayakta kaldı ve ben bu satırları bu kentlerin en güzellerinden biri olan Ardis'te yazıyorum.
Sonra, en sonunda, yüzyıllarca süren bu uğraşın sonunda, sıradan halkın günü gelecektir. Ben o günü görürüm diye umut ediyordum, ama şimdi, hiçbir zaman göremeyeceğimi biliyorum."
Sustu ve uzun uzun süzdü beni, sonra ekledi; "Sosyal evrim insanı umutsuzluğa sürükleyecek kadar yavaş, öyle değil mi sevgilim?"
Kollarımla sardım onu. Başını göğsüme yasladı.
"Uyumam için ninni söyle bana," diye mırıldandı uysal bir çocuk gibi. "Bir hayal gördüm ve onu unutmak istiyorum."