Hasret oldu, ayrılık oldu
Hüzünlere bölündü saatler
Gördüm akan iki damla yaş
Ayrılık da sevgiyle beraber
Bir şarkı bir şiir gibi
Yaşadım canım acıları
Senden bana hatıra şimdi
Sakladığım sevgili kederler
Bir sır gibi saklarım seni
Bir yemin bir gizli düş gibi
Ben bu yükü taşırım sen git
Git acılanma
Sen ağlama, dayanamam
Ağlama göz bebeğim sana kıyamam
Al yüreğim senin olsun
Yüreğim bende kalırsa yaşayamam ♡
open.spotify.com/track/5zasbkVjl...
Şu ana kadar okuduğum en kötü kitap hakkında birkaç yorum yapayım ki siz de benim gibi sırf bazı alıntılarını beğendiğiniz için kitabı okuma gafletinde bulunmayın. Bu kitap hakkında olumsuz yorumlar görmüştüm ve "Ne kadar kötü olabilir ki?" diye düşünmüştüm, bir kitabın ne kadar kötü olabileceğini merak etmiştim, cevabını buldum. Bu
‘’Bazı durumlarda sonuna kadar tanık olmak bir kısmını görmekten iyidir. Muhayyile denen azgın alem işlemeye başlamaz hiç olmazsa‘’
Ayfer Tunç’un yazdığı bu satırlara sahip bir öykü kitabında , hayal gücünü bir kenara bırakıp, ilk kitabı Saklı’yı okuduktan sonra Evvelotel’i merak etmeyip okumayacak okur kalmayacaktır diye düşünüyorum.
Saklı
Henrik Ibsen listemde olan bir yazardı. Aslında okumaya niyetlendiğim ilk kitabı 'Yaban Ördeği' olmuştu lakin sanırsam onu bir yerlere not edip sonrasında unutmuşum. Okumaya niyetlendiğim ikinci kitabı ise "Hayaletler"di André Gide bu kitap için "Günlük" kitabında tekrar okuduğu zamanda da çok etkileyici bulduğunu ifade etmişti