Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Artık Zerdüştün ilk bölümlerine bakıp, Üstinsan kavramı hakkındaki oldukça gizemli görünen bu ifadelerin ne anlama geldiğini ele alabiliriz. Bu konuda sınırlı bir yaklaşım gütmek yerinde olacaktır, çünkü Nietzche'nin bütün eserleri dağıtıcı sistemler ya da cam bilye oyunları bakış açısıyla ele alınabilir. Bu bakış açısıyla Nietzche'nin
Sayfa 365 - 366 - PdfKitabı okudu
Bireyin psikolojik istencinin kozmik bir Güç İstenci'nin bir parçası olduğu düşüncesine en açık halini veren ilk kişi Nietzche olmuştur. Bireysel psikolojik olgu olarak Güç İstenci kavramına, kendine acıma duygusu, benliği ve kalbi yüceltmesi, arada bir akla karşı gelmesi ve genel olarak da varoluşçu benliği ile romantik düşüncenin çöküşe giden-olumsuz boyutu olan öznelliğinin ulaştığı en yüce nokta denk gelmektedir. Aslında Walter Kaufmann'ın (1950) Nietzche düşüncesinde bulduğu ve vurguladığı en değerli nokta da bu vroluşçu boyuttur.
Sayfa 340 - PdfKitabı okudu
Reklam
Romantik düşünce üzerine yapmakta olduğumuz tartışmanın amacı her zaman çok açık olmayabilir, fakat burada amacımız Romantik düşüncenin, bazen biraz el yordamı ile, bazen biraz onurunu kaybetmiş bir edayla ve inildeyerek idealizme karşı tepki veren bir hiperboreali olgusu olduğunu vurgulamak, bununla ilintili olarak da Nietzche'nin 19. ve 20. yy.larda hakettiği yeri bulmasını sağlamak ve artık doğayı Güç İstenci şeklinde tanımlayabileceğimizi göstermektir. Evrimsel aksiyosferin bir olgusu olan Üstinsan, benliğin kendinden kaçışının en üst düzeyi ve Güç İstenci olan Doğa'nın kendi do- ğası gereği sürgüne yollanan ve Bengi Dönüş ile bu kaderi ebediyyen tekrarlamak zorunda olan romantik kahramandır. Biyografik açıdan bakınca Nietzche elbette ki en az Napolyon kadar romantik bir karakterdir; Napolyon da romantiklerin görüş- lerini reddetmiş ve Napolyon Destanı ile 19. yy. Fransızlar'ı için tamamen romantik bir tema sunmuştur. Hayatı itibarıyla bir romantik olan Nietzche, son derece üstün düzeyde bir içsel duyarlılığa sahip bir insan olarak görülebilir. Sürgün, hasta, yanlış anlaşılmış ve bir kadınla yaşadığı başarısız ilişkisinden sonra yalnız kalmış, büyük olasılıkla bir kadından ölümcül bir hastalık kapmış olan Nietzche, büyük acılar içinde ve doktoru tarafından gözlerini kullanmaması söylediği bir halde, modern felsefenin yapısını değiştirecek eserlere imza atmıştır. Yatağa düştükten sonra geçen 11 yıllık düşkünlüğü boyunca ailesi tarafından sömürülmüş ve ardından da Baumler tarafından dünyaya Nazizm'in kuramcısı olarak tanıtılmıştır. Ve şimdi de ben onu bir romantik olarak tanımlamaktayım.
Sayfa 339 - PdfKitabı okudu
Nietzche'nin babası ve büyükbabası da birer Protestan din adamı idi. Hem Blake, hem de Nietzche, bu türden bir nefret üzerine kurulu bir kafa yapısında bir şeylerin yanlış olduğunu görebilmişlerdi ve biri bu kafayı Güç İstenci adına reddederken diğeri daha kabul edilebilir kılmak için değişikliğe uğratmıştı.
Sayfa 288 - PdfKitabı okudu
Nietzche'den sonra dahi, Nietzche'nin olguculuğunu gerçekten anlayabilen ilk kişi, kitabının zar atışı üzerine olan bölümü (1962) ve “makinesel bilinçdışı” ve “arzu makineleri” kavramlarıyla Güç İstenci'ni yeniden yaratışı (1972) ile Deleuze olmuştur.
Sayfa 253 - PdfKitabı okudu
Biyolojik evrim çerçevesinde ele aldığımızda, insanın felsefe kavramlarının ötesine geçtiğimizde, kendi insan davranışlarımızı hayvan davranışlarıyla karşılaştırdığımızda ve dar kafalı insan ahlakları ve teolojiler yerine evrim yani Güç İstenci bağlamına yerleştirdiğimizde, anlam kavramı, kökeni ne olursa olsun, düşünce dokusu ve derinliği kazanmaktadır. Hayvanlar alemindeki iletişim olgusu bize bir kıyas olanağı sağlamakta ve biyolojinin düşünceler dünyasına da genişletilebileceğini göstermektedir. Nietzche'nin insanın da bir hayvan olduğu ifadesinin altında yatan muazzam anlam da budur.
Sayfa 242 - 243 - PdfKitabı okudu
Reklam
Nietzche'ye göre, birey aynı anda hem olduğundan çok hem de olduğundan azdır. Birey, "varoluş sürecinden zorla çıkarılmış egonun sahte cisimleşmiş halidir" (Gİ, 786). Yani, olduğundan azdır çünkü "yapay bir biçimde varoluşun dışına çıkarılmıştır," ama olduğundan da çoktur, çünkü bir süreç olarak tüm Güç İstenci'ni kendi bünyesinde barındırmaktadır. “Bireyin büyük önemi vardır," çünkü “kendi varlığında bütün bir süreci taşımaktadır” (Gİ, 785). Böylece, birey bir "birikimdir" ve sonuç olarak da, "yapmış olduklarına kıyasla . . . büyük kapasiteye sahiptir” (Gİ, 969). Dahası, zaten görmüş olduğumuz gibi, bir canlı türünün kendisi bir amaç değildir ve Nietzche'nin görüşünü de son derece biyolojik bir biçimde yorumlayabiliriz. "Amaç, insanoğlu değil, Üstinsan'dır" (Gİ, 1001). Bireyi değil de sürüyü (yani türü) amaç yapmak bir hatadır. Sürü bir araçtır (Gİ, 766). “Birey, tamamen yeni ve mutlak bir şeydir” (Gİ, 767).
Sayfa 203 - PdfKitabı okudu
Michael Ruse'un yaptığı biçimler açısından savurgan davranan bir Doğa kavramı karşısında Nietzche düşüncesini benimsemiş bir kişi kendisini zaten tanıdığı bir kavramla karşı karşıya bulur: "Doğa gibi, sınırızca savurgan, inanılmazcasına kayıtsız, hiçbir amaç ve kaygı gütmeyen, merhamet ve adalet kavramlarından yoksun, aynı zamanda hem
Sayfa 184 - PdfKitabı okudu
Eğer Büyük Patlama'da ortaya çıkan madde sonuçta yayılma hızını kaybeder ve entropi ve ısı ölümü ile kendi üzerine geri düşmeye başlarsa, belki de bir süpernova gibi tekrar dışa/içe doğru patlayacak ve Eigen'in istatistiksel oyun kurallarını ya da Nietzche'nin Aynı Olanın Bengi Dönüşü'ne doğru ilerleyen güç-uzamlarını takip
Sayfa 166 - PdfKitabı okudu
Nietzche
Nietzsche'nin Apollon-Dionysos ikiliği, perspektivizm, güç istenci, Tanrı'nın ölümünü ilan etmesi ve üstinsan gibi kilit fikirleri, kendinden sonraki felsefecileri etkilemiştir. Felsefesinin merkezini oluşturan şey, kişinin coşkun enerjisini sömüren her türlü öğretiye, toplumsal olarak geçerli olsa dahi, karşı çıkması ve hayatı evetlemesidir.
Sayfa 509Kitabı okudu
38 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.