"Sevdim bir kadını, yollarım şaştı
Geceler boyunca, aradım sabahları
Bir yandım bir söndüm, kayboldukça
Son kalan umudum, sokak lambasında
Bu aşkın adresi, bir çıkmaz sokak
Bir çöp arabası, peşinde çocuklar
Yorgun anılardan, aşıklar çıkmazı
İçinde ben yandım, bir sokak lambası"
Aşk ateşi yanar yanar söner mi?
Gönül yarası bir gün geçer mi?
Öyle sevdim içim dışım enerji
E dur bakalım, döner belki
Bekle dedi gitti ben beklemedim, o da gelmedi.
"Kafanızın içinden bir türlü çıkmak istemeyen, ölünceye dek sizinle yaşayacak olan şeyler mutlaka vardır. Böylece de düşüncenizin belki en özlü kısmını kimseye aktarmadan göçer gidersiniz."
Önümde, yaya kaldırımlarında mekik dokuyan, telaşlı, hep kuşkulu, asık yüzlü, heyecan içindeki insanlara katlanamıyordum. Ne içindi bu sürekli heyecan ve telaş, sürekli kapkara hırçınlıklar? - Çünkü insanlar kötüdür;kötünün de kötüsüdür.-Önlerinde altmış yıllık bir ömür varken mutsuz iseler, yaşamasını bilmiyorlarsa suç kimin? Önünde altmış koca yıl varken Zarnitzi'nin aç kalarak kendini ölüme bırakması niye?Herkes üst başının döküldüğünü,nasır bağlamış ellerini gösterip alabildiğine bağırıyor:'Biz mandalar gibi çalışıp didiniyoruz ama köpek gibi açız. Fakirlik içinde yüzüyoruz. Başkaları elini suya sabuna değdirmeden refah içinde yüzüyor!' Hep bu nakarat!..