Hey Allahım ya paylaştığım alıntılar sebebiyle takipten çıkanlar oluyor 😄Valahi güldürdünüz Allah razı olsun
Nasıl ki bir felaketten bahsedildiğinde üzüntü insanların yüzlerine yansır, engelli çocuklardan bahsedildiğinde de insanların yüzlerinde aynı ifade belirir. Bir kereliğine, sizlerden gülümseyerek söz etmeyi denemek istedim. Beni güldürdünüz, hem de çoğunlukla kasıtlı olarak.
.
Sayfa 7Kitabı okudu
Güldürdünüz Bay Perutz
“…öpüşmek, doğaya ihanettir. Erkeği kandırmak amacıyla kadınlar tarafından icat edilmiştir.”
Sayfa 24Kitabı okudu
Hayali arkadaş diyalog
+ Bir rüyamda görmüştüm bino yürekten sevenler vardı.
- Rüya bu beyefendi güldürdünüz beni.
+ Ben üzüldüm oysaki bino. Sahtelikleri rüyalara kadar girebiliyordu.
- Neyseki hayallerimiz var beyefendi.
+ Sahte karakterle gerçek hayaller kurulmaz bino.
A. Karaçay
Gülünüz, güldürdünüz :))
Onca acıya karşı boşuna icat etmek zorunda kalmamışız gülmeyi... Gülmeyi de unutursak, vay halimize...
Sevgili Mathieu,
Sevgili Thomas,
Siz küçükken, Noel'de birkaç kez size kitap hediye etmek geçti içimden, mesela bir Tenten. Okuduktan sonra beraberce üzerinde konuşabilirdik. Tenten'i iyi bilirim, bütün maceralarını birçok kez okudum.
Ama hediye etmedim, zahmet etmeye değmezdi, çünkü okumayı bilmiyordunuz. Asla okuyamayacaksınız. Noel hediyeleriniz hep oyun küpleri ya da küçük arabalar olacak...
Madem Mathieu, topunu almasına yardım edemeyeceğimiz bir yere gitti; madem Thomas, kafası daha da dumanlı biçimde hala dünyada, size yine de bir kitap hediye edeceğim. Sizin için yazdığım kitabı. Unutulmamanız için, engelli kartı üzerinde sadece bir fotoğraf olarak kalmamanız için. Hiçbir zaman dile getirmediklerimi yazmak için. Belki de çektiğim acıları. Çok iyi bir baba olmadım. Çoğu kez size katlanamıyordum, sizi sevmek zordu. Size peygamber sabrı göstermek gerekiyordu, ben de peygamber değilim.
Beraber mutlu olamadığımızdan pişmanlık duyduğumu söylemek ve belki de başarısız bir baba olduğum için sizden özür dilemek için.
Şanssızdık, hem siz hem biz. Gökten indi bahtsızlığımız, buna görünmez kaza denir.
Yakınmaktan vazgeçiyorum.
Nasıl ki bir felaketten bahsedildiğinde üzüntü insanların yüzlerine yansır, engelli çocuklardan bahsedildiğinde de insanların yüzlerinde aynı ifade belirir. Bir kereliğine, sizlerden gülümseyerek söz etmeyi denemek istedim. Beni güldürdünüz, hem de çoğunlukla kasıtlı olarak.
Sayfa 7 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Sevgili Mathieu,
Sevgili Thomas,
Siz küçükken, Noel'de birkaç kez size kitap hediye etmek geçti içimden, mesela bir Tenten. Okuduktan sonra beraberce üzerinde konuşabilirdik. Tenten'i iyi bilirim, bütün maceralarını birçok kez okudum.
Ama hediye etmedim, zahmet etmeye değmezdi, çünkü okumayı bilmiyordunuz. Asla okuyamayacaksınız. Noel hediyeleriniz hep oyun küpleri ya da küçük arabalar olacak ...
Madem Mathieu, topunu almasına yardım edemeyeceğimiz bir yere gitti; madem Thomas, kafası daha da dumanlı biçimde hala dünyada, size yine de bir kitap hediye edeceğim. Sizin için yazdığım kitabı. Unutulmamanız için, engelli kartı üzerinde sadece bir fotoğraf olarak kalmamanız için. Hiçbir zaman dile getirmediklerimi yazmak için. Belki de çektiğim acıları. Çok iyi
bir baba olmadım. Çoğu kez size katlanamıyordum, sizi sevmek zordu. Size peygamber sabrı göstermek gerekiyordu, ben de peygamber değilim.
Beraber mutlu olamadığımızdan pişmanlık duyduğumu söylemek ve belki de başarısız bir baba olduğum için sizden özür dilemek için.
Şanssızdık, hem siz hem biz. Gökten indi bahtsızlığımız, buna görünmez kaza denir.
Yakınmaktan vazgeçiyorum.
Nasıl ki bir felaketten bahsedildiğinde üzüntü insanların yüzlerine yansır, engelli çocuklardan bahsedildiğinde de insanların yüzlerinde aynı ifade belirir. Bir kereliğine, sizlerden gülümseyerek söz etmeyi denemek istedim. Beni güldürdünüz,
hem de çoğunlukla kasıtlı olarak.
Sayfa 7 - pdfKitabı okudu
Kriz zamanında tartışmak/krize çözüm bulmak; geç kalınmış/hazırlıksız yakalanmış demektir.
Asıl mesele, krizden önce çözümleri masaya yatırıp tartışmak ve en uygun yolu bulup, krizi kriz zamanında yönetebilmektir.
Kim ne derse desin ama kesinlikle #kovid-19'a hazırlıklısız yakalandık. Kriz zamanında çözümler tartışılıyor (bakınız tartışılıyor çözümler daha sonra bulunuyor). Arkadaş kimsede çıkıp demiyor ki bu virüs 2019 Aralık'tan bu yana yayılıyor. Niye kimse öngörüde bulunamadı ? Niye kimse uyarmadı? Yoksa uyaranlar oldu ama kulak mı asılmadı?
Kovid-19'a Değinmişken birde #evdekal kampamyası var. Tamam kalalım ailemizle vakit geçirelim gayet hoş herkes ister de Kardeşim günlük 5000 tl alan adamları reklamlarda oynatıyorsunuz. Sormazlar mı peki asgari ücretle çalışan adam nasıl kalsın evde ? Kirayı, faturaları, kredi kartlarını kim, nasıl ödesin ? Birde ücretsiz izin verilmişse vay haline.
Suriyelilere (misafir diye diye) 9 senedir baktınız ama Türkiye'de Türkiye vatandaşına 1-2 ay maddi bir kaynak yaratamıyorsunuz.
(Kimse suriyeli edebiyatı yapmasın lütfen)
Bu konuda içimde birikmiş o kadar çok söyleyeceklerim var ki... NEYSE
Yazık çok yazık. Ağlanacak halimize güldürdünüz şimdi kahkaha attırıyorsunuz. Sağ olun hiç olmazsa kahkaha attırarak geberteceksiniz... 💀
Serimizin son kitabı... bittiği için içim buruk mükemmel bir hikayesi vardı sırların ortaya çıkışı bol bol olaylı oluşu baya iyiydi tabi Eg yine yapmış yapacağını arada sinir krizleri geçirdik. İlk 2 kitabı çok beğendim 10/10 puan vermiştim ama buna 9/10 verdim sanki kitapta bir şeyler eksik gibiydi. Son sayfalar ters köşeydi ‘nasıl ya, böyle olamaz’ diye çok tepki verdim bir miktarcık ağlamış olabilirim :”). Gerçekten ilk 2 kitabı için bile okunur.
Umarım hayatımızda Duru ve Azra gibi yılan insanlar olmaz tabi İnci’yide unutmamak lazım :D Hikayenin sonu çok mutlu bitti sevindim. Bir şeyden daha bahsetmek istiyorum ama spoiler olur.. Göktuğ ve Damla beni çok güldürdünüz ama konuşmalarınız bazen sıktı çok dedikoducusunuz :P
Ve son olarak kendinize bu cümleyi sık sık hatırlatın.
“Günün sonunda ne arkadaşların ne de sevdiğin insanla, kendinle baş başa kalıyorsun yalnızca. Bu yüzden önce kendini düşünmeli, kendine iyi bakmalısın.” Sağlıcakla kalın :)
Güneşi Söndürmem Gerek 3 
Emre Gül
