Ali'nin gözleri de hep parlıyor, sanki gözlerinin içi gülüyordu. Acaba Ali de onu seviyor olabilir miydi? Bu soru hoşuna gitmişti. Yüzü aniden kızarıverince önce hemen başını öne eğdi, sonra da belli etmeden etrafına bakındı.
Sayfa 131Kitabı okudu
Ne güzel saçları vardı.
Sayfa 131Kitabı okudu
En çok da çömelip gözlerini onunla aynı hizaya getirip, her şeyi gözlerinin içine bakarak anlatınca, rahatladı biraz.
Sayfa 130Kitabı okudu
"Şu ölümlü dünyada acı olmaz olur mu ama yalan dünya bu kadar güzel olmasa hayat çekilir miydi?"
Sayfa 338 - Remzi Kitabevi, 40. BasımKitabı okudu
Karnesini öğretmeninin elinden almış, öğretmeni onu öperek koklayarak, başarılar dileyerek göndermişti.
Sayfa 129Kitabı okudu
İnsanın kendini değiştirmesi, dünyayı yerinden oynatmaktan daha zordur.
Kurt kocayınca köpeklerin maskarası oluyor.
Dünyanın sunduğu güzelliklere bir teşekkür bile etmeyenin sonradan isyan etmeye hakkı var mı acaba?
"...Şimdi huzur zamanı. Suçlardan, günahlardan, korkulardan arın. Benim sevginin her çeşidine saygım sonsuzdur. Sen de bir sevgi yağmuruna yakalanmışsın. İşte şimdi dinmiş yağmur. Sevgi insanları kirletmez.
Gerisini bırak gitsin. Yaptığın her şeyde iyiliğin izlerini gösterdin bana. Barış artık kendinle. Kendinle, hayatla barış. Huzur ancak o zaman gelir insana.”
Umut! Bütün dertlerin dermanı umut...
"...Meğer aldatılmak ölümden beter bir acıymış. Çünkü ölümde acizsiniz. Kabullenmekten başka çare yok. O acı Allah’tan geliyor. Ya bu neyin nesi?”
Hele bir erkeğe güvenmek, kardeşlerimden başka bir erkeği sevmek, onu görünce heyecanlanmak hiç yoktu benim defterimde.
