Hikâye tamamlama etkinliğinde, farklı arkadaşlarımızın oluşturduğu eserin final sahnesini yazmak bana nasip oldu.
#25030370
Bağımsız bir hikâye gibi de okuyabilirsiniz.
Bu arada, burada yazanların gerçek kişi ve olaylarla hiç bir ilgisi yoktur; tamamen hayal ürünüdür.
********
Evden çıkmadan önce
Seni görevden alıyorum. Bundan sonra operasyonu ben yöneteceğim. Çık, defol buradan.”
İnanmaz gözlerle bakan Mustafa Bey hiçbir şey demeden, diyemeden odayı terk etti. Ayaktaki adama bakar bakmaz onun kim olduğunu anlamıştım. Sizler de anlamışsınızdır. Demek bu yüzdendi. Kariyerinde çok hızlı ilerlediği, genç yaşında çok iyi yerlere geldiği için
Büyük kelimelerle söylenir ancak, sonsuz
başkaldırması alexandrinlerin,
Denizler kıyısında, Marsilyanın kıyısında
Sakallı ve üstüste ölülerin kıyısında
Sakallı ve üstüste ölülerin kıyısında
Sakallı ve üstüste ölülerin kıyısında
Büyük sözler söylenir, kişiyi sınırsız
yarımadalara götüren sancak. Oran'la Cezayir arasında
Paris'le Lyon
Savaş Gemisi Sahnesi
ASTİVATAS'IN SESLENİŞİ Ben gerçekten Asativatas'ım Güneşimin adamı, Fırtına Tanrısı'nın kulu Avariku'sun büyük kıldığı, Adanava hükümdarı Beni Fırtına Tanrısı Adanava kentine ana ve baba yaptı ve Adanava kentini ben geliştirdim Ve Adanava ülkesini genişlettim, hem gün batısına, hem de gün doğusuna doğru. Ve benim günümde
kültür ve direniş
filistin sorunu sadece Ortadoğu’nun değil, dünyanın ezilen tüm halklarının da sorunudur. adward said kültür ve direniş kitabında david barsamianla konuşuyor bizlerde sürece,tanıklık ediyoruz.edward saidin adaletsizliğe öfkesini her satırda hissediyorsunuz.1948 den beri gün be gün israil vahşeti altında
Okurken kendimi olayların geçtiği zamana ışınlamış buldum. Kaliteli bir eski Türk filmi tadındaki bu romanı şahane olarak tarif edebilirim sadece. Haşarı bir genç subayken bir anda ülke savunması yani kuvayi milliyeden biri olmak uğruna makamını hiçe sayan birisi olan Nazmi'yi görüyoruz. Kendisinin de bahsettiği gibi asıl olaylar silsilesi ikinci bölümde başlıyor. Sevdiği insana kavuşamamış Nazmi'nin hiç beklemediği bir zamanda mecburi evine kabul ettiği küçük kız Jülide... Detay vermemek için kendimi zor tutuyorum ama okuyacaklar için biraz merak uyandırması adına burda bırakıyorum. Kitap bittiğinde "acabaolsam ne yapardım?" Sorusu kafamdan çıkmıyor. Bu güzel eseri mutlaka okumak gerekir diye düşünüyorum. Herkese iyi ve bol kitaplı günler dilerim.
Akşam GüneşiReşat Nuri Güntekin · İnkilâp Kitabevi · 20103,675 okunma